Halkların Demokratik Partisi (HDP) 5. Büyük Kongresi Ankara spor salonunda başladı. Pankartlarla donatılan kongre salonunda adalet arayışı içinde olan birçok isim ile davetli siyasi parti temsilcileri yerini aldı.
Türkiye’nin 70 merkezinden binlerce kişi HDP’nin 5. Büyük Kongresi için dün Ankara’ya doğru yola çıktı. “Çözüm biziz, sözümüz var” sloganıyla yapılacak olan kongreyle birlikte HDP’nin yönetimde değişikliklerin olacağı bekleniyor.
Salon pankartlarla donatıldı
Salon an itibariyle dolarken, salona girişler ise devam ediyor. Salonda birçok yazılan pankartlar asıldı. Asılan pankartlarda ise şu ifadeler, “Deniz Poyraz ölümsüzdür, Ayrımcılığa karşı engelsiz yeni yaşam, İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, Gazetecilere özgürlük özgür basın susturulamaz, Demokrasi ittifakı ile üçüncü yol, Eş başkanlık mor çizgimizdir, Özgürlük ellerimizde, Kürt sorununda demokratik çözüm, Özgürlük için çözüm biziz sözümüz var, Açlık ve yoksulluk değil halkça paylaşım, Tekçi rejim değil demokratik cumhuriyet, Savaş ve tecrit değil demokrais ve çözüm, Kadına yönelik şiddette mücadele biziz, Demokrasi ittifakıyla mutlaka kazanacağız” yer aldı.
100'ü aşkın siyasi parti ve örgüt, kongrede yerini aldı
ESP, SKM, SYKP, HDK, DBP, DTK, Yeşil Sol, SGDF, Devrimci Parti, SODAP, TİP, EMEP, TÖP, EHP, HE, SMF, TKP, Sol Parti, CHP, DEVA, Gelecek Partisi, Tek Parti, Kürdistan’i İttifak, HDP kongresine Cezayir İşçi Partisi, Fas Demokratik Yol Partisi, Fas Demokratik Yol Partisi, Fas Birleşik Sosyalist Partisi, Tunus Halkım Akımı Partisi, Filistin Ulusal Girişim Hareketi, Lübnan Komünist Partisi, Mısır Sosyalist Halk Koalisyonu, Ürdün Arap Kadınları, DKY Ortadoğu Kuzey Afrika Sözcüsü/Fas İnsan Hakları Örgütü, Filistin Kadın Komiteleri, Ürdün Halkın Demokratik Partisi, BM Kadın Bölgesel Grubu Üyesi Cezayir Kadın Gözlemevi, Adalet Derneği ve Yemen Eski BM Barış Elçisi, Ürdün Halkın Birliği Partisi PB üyesi, Kuveyt İlerici Hareketi katıldı. Federe Kürdistan Bölgesi’nde bulunan Hizbî Zehmetkêş, Hizbî şûî Kûrdîstan, Bizûtneweyê Rizgari Demokrati Kurdistan, Yekitiya Parlamentere Kurdistan, Yekitiya Neteweyî Demokrata Kürdistan, Katalan Komünist Partisi, Avrupa Sol Parti, EFA (Avrupa Özgür İttifakı) Başkanı, Fransa Yeni Anti-Kapitalist, İsveç Sol Parti, Norveç Yeşil Parti, Norveç SolKurd, Hollanda Sosyalist Partisi, Danimarka Kızıl-Yeşil İttifak, Finlandiya Sol İttifak, Danimarka Kızıl Yeşil İttifak, İsviçre- BastA, İsviçre Emek Partisi, İsviçre Sosyaldemokrat Parti, İspanya Podemos, İtalya Komünist Yeniden Kuruluş Partisi, Hollanda İşçi Partisi, Katalonya Cumhuriyetçi Sol Parti Katonts Parlamentosu, Katalonya Cumhuriyetçi Sol Parti İspanya Senatosu, Katalan Parlamentosu Üyesi ve CUP, Norveç Sosyalist Sol Parti, AP SD grubu, BASK Bildu Dış İlişkiler Sekreteri, Katalan Parlamentosu Üyesi ve CUP Dış İlişkiler üyesi, Bulgarist Sosyalist Partisi, Almanya Sosyal Demokrat Partisi, Portekiz Komünist Partisi Avrupa Parlamentosu, Fransa Sol Parti, Friedrich-Ebert-Stiftung (FES), Fransa Komünist Partisi, İtalya Demokratik Partisi, SYRIZA, AP Sol, Die-Linke, Birleşik Krallık Unite Sendikası, AKPM Birleşik Sol Grup Başkanı,Rosa Luxemburg Stiftung, Birleşik Krallık İşçi Partisi, Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey üyesi Ahmet Karer Yurdaş, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu ve bağlı sendikalar, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanları Şükran Kablan ile Mehmet Bozgeyik, KESK’e bağlı sendikaların genel başkanları, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Genel Başkanı Emin Koramaz, İstanbul Geri Dönüşüme Katkı Derneği, Geri Dönüşüm İşçileri Derneği, İzmir Seyyar Satıcılar Derneği, Pressan Direnişi, TOMİS, Yemek Sepeti Direnişi, Tozkoparan Rantsal Dönüşüme Karşı Mücadele Derneği, Tüm Emekliler Sendikası, Diyalog Grubu, Yurttaş Girişimi, Hak ve Adalet Platformu, İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Çağdaş Hukukçular Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Asrın Hukuk Bürosu, Hak İnisiyatifi Derneği, Türkiye Engelliler Konfederasyonu ve Altınokta Körler Derneği, Türkiye Sosyal Ekonomik ve Siyasal Araştırmalar Vakfı (TÜSES), Sosyal Araştırmalar Vakfı, Kars İş Adamları Derneği, Ankara Dayanışma Akademisi, Barış İmzacıları, Mülkiyeliler Birliği, Devrimci 78’liler Federasyonu, 78’liler Girişimi, Çerkesya Hareketi, Mustafa Supi Kültür Merkezi, Doğu Güneydoğu Dernekleri Platformu (DGD), Muş Dernekleri Federasyonu, Elih-Batman Dernekleri Federasyonu, İstanbul Bekiran Derneği, Van Dernekleri Federasyonu, Iğdır Dernekleri Federasyonu, Yaşam Ağacı Derneği, KHK Platformu, Denge Denetleme Ağı, KAOS-GL Derneği, Yeni Yaşam Derneği, Artvin Kültür ve Dayanışma Derneği, Kulplular Derneği, Ankara Dersimliler Derneği, Vartolular, Çaldıranlılar, Karakoçanlılar dernekleri, Divriği Kültür Derneği, Ankara Dayanışma Derneği, Hüseyin Gazi Başak Kültür ve Sanat Derneği, Kızılırmak Dernekleri Federasyonu, ANKA-DER, Karala Dergi, Tüketici Hakları Federasyonu, Sosyal Dayanışma ve İletişim Derneği (SODİD), Siirt Şivan Dernekleri Federasyonu, Erzurum Dernekleri Platformu, KAYY-DER, Adyaman, Gergerliler, Kozluklular dernekleri temsilcileri kongreye katıldı.
Katledilenlerin aileleri de kongrede
Çok sayıda gazeteci ve yazarın katıldığı kongreye yakınları katledilen aileler olan, Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER), Musa Anter’in kızı Rahşan Anter, Suruç Aileleri adına Metin Kılıç ile Fetih Aydın, Mehmet Tunç’un annesi Esmer Tunç ile eşi Zeynep Tunç, Silopi’de katledilen Seve Demir, Pakize Nayır ve Fatma Uyar’ın anneleri Sakine Demir, Behiye Nayır, Hatice Uyar, Şenyaşar Ailesi adına Ferit Şenyaşar, Tahir Elçi’nin yeğeni Dilan Elçi, polisler tarafından katledilen Medeni Yıldırım’ın annesi Fahriye Yıldırım, İzmir İl Örgütü’nde katledilen Deniz Poyraz’ın annesi Fehime Poyraz, Barış Anneleri İnisiyatifi, Rojava’da DAİŞ’e karşı savaşırken yaşamını yitiren Aziz Güler’in babası Mehmet Güler, sokağa çıkma yasaklarında Sur’da katledilen Rozerin Çukur’un annesi Fikriye Çukur, polis tarafından İstanbul’da katledilen Dilek Doğan’ın babası Metin Doğan, Van’da helikopterden atılan ve yaşamını yitiren Servet Turgut’un eşi Makbule Turgut ile oğlu Hüseyin Turgut, sokağa çıkma yasaklarında katledilen Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclisi üyesi Mehmet Yavuzel’in abisi Reşat Yavuzel, Gezi Aileleri adına katledilen Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan, Silopi’de sokağa çıkma yasaklarında katledilen ve cenazesi buzdolabında bekletilen Cemile Çağırga’nın babası Ramazan Çağırga, Kandıra F Tipi Kapalı Cezaevi’nde sistematik cinsel saldırıya uğrayan Garibe Gezer’in ablası Asya Gezer’in yanı sıra Muhsin Melik’in eşi Şenay Melik, Roboski Aileleri, Şırnak’ta panzer arkasında sürüklenen Hacı Lokman Birlik’in abisi Hüseyin Birlik, 10 Ekim Derneği Başkanı Mehtap Sakinci Coşkun, Kobanê sınırında katledilen Kader Ortakkaya’nın ablası Ayşegül Ortakkaya, Ekin Ceren Doğruak’ın babası Nusret Doğruak, Metin Lokumcu’nun abisi Ulaş Lokumcu, Madımak Katliamı’ndan yaralı kurtulan Elif Dumanlı, Konya’da ırkçı saldırıda katledilen Dedeoğulları ailesinden sağ kalan Çetin Dedeoğulları, Murat Bozlak’ın eşi Zeycan Bozlak, Orhan Doğan’ın oğlu Emre Doğan ve Feridun Yazar’ın kızı Rahşan Yazar da kongre de konuklar da kongrede katılım sağladı.
"Boyun ve diz çökmeyeceğimize söz veriyoruz"
Katılımcıları selamlayan HDP Eş Genel Başkanları, konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıktı. Buldan, Herkes bu salondaki renklere iyi baksın. Salondaki bu ses tüm kesimlerin eşit ve birlikte yaşam sözleşmesidir. Bugünlere kolay gelmedik. Engelleri, barajları, komploları, kumpasları ve darbeleri aşa aşa geldik. Ve aşmaya devam edeceğiz. Kimseye boyun eğmedik, diz dökmedik ve bundan sonra da kimsenin önünde boyun ve diz çökmeyeceğimize söz veriyoruz. ‘Herkes için Adalet’ diyerek adalet arayışının sesi olduk. Yalnız değilsiniz, HDP var dedik.
"Kürt sorununun çözümünde sonuna kadar rol almaya hazırız"
Bir 100 yıl daha bu acılarla böyle devam etmeyecektir. Tarih de rüzgar da bizden yanadır. Kürt sorunun çözümün yolu demokratik müzakeredir. Çözüm yeri, mutabakat zemini olan parlamentodur. Çözüm biziz, çözüm sizlersiniz. Çözüm demokratik uzlaşıdadır. Bu meselede güçlü rol almaya hazırız. Çözmeyenlerin siyaseti kesinlikle kapanacaktır." dedi.
AK Parti'nin politikalarını eleştiren Buldan, 6'lı masaya da göndermede bulunarak, "Bu seçim kimin Başbakan olacağı ve Cumhurbaşkanı olacağı seçim değildir" ifadesini kullandı.
Pervin Buldan'ın ardından konuşmasını yapmak üzere HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, kürsüye çıktı.
Sancar, Kürt sorununun çözümü için ilk etap atılması gerekenleri açıkladı
Kürt sorunun çözümü için ilk etapta atılması gerekenleri açıklayan Sancar şunları söyledi: “Kürt sorununun demokratik yollarla çözümü için Meclis’in merkezinde yer aldığı başta HDP olmak üzere tüm siyasi partilerin ve toplum kesimlerinin inisiyatif üstlendiği bir barış süreci gerekiyor. Meclis’in merkezde olması; güvenceli, şeffaf ve katılımcı bir süreç için gereklidir. Şu adımların atılması, çözümün yolunu ciddi biçimde açacaktır: Hak temelli eşit yurttaşlığın güvence altına alınması, anadilinde eğitim başta olmak üzere kimlik haklarının tanınması, yerel demokrasinin kabul ve inşa edilmesi, yargı aracılığıyla yaratılan bütün tahribatların onarılması, yani tüm siyasi mahkumiyetlerin ve davaların sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldırılması, siyasi irade ve kazanımlara yönelik gasplara, başta belediyeler olmak üzere her alandaki kayyım rejimine son verilmesidir. Bütün bunların müzakere edilip hayata geçirileceği yer, Meclis’tir, Meclis olmalıdır. HDP bu konuda temel aktör ve kurucu güçtür.
"Hükümeti buradan uyarıyoruz"
Seçimler yaklaştıkça Kürt sorununun, en başta iktidar tarafından kısır siyasi hesapların ve ikbal senaryolarının aracı haline getirilmek istendiğini görüyoruz. Bu bağlamda, son dönemde, İmralı’da uygulanan mutlak tecritle ilgili tartışmaların alevlendiğini görüyoruz. Hükümeti buradan uyarıyoruz, tecrit üzerinden oyun oynamayın, tüm ülkeyi ve bölgeyi ilgilendiren bu denli önemli ve hassas bir meseleyi siyasi ikbal ve iktidar hedeflerinize alet etmeyin. İmralı adına söz kurmayın, halkı yanıltarak afaki gündemler yaratmayın. Tecride son verin, Abdullah Öcalan’ın ne düşündüğünü kamuoyunun öğrenmesini sağlayacak ve esasen hakkı olan imkanları sağlayın.
Diğer muhalefet partilerine de hatırlatmak isterim: Bu mesele, iktidarın tekeline ve manipülasyonlarına terk edilemeyecek kadar ciddidir ve önemlidir. Barış konusunda belirleyici katkı sağlayacağı geçmişte defalarca kanıtlanmış bir aktörün şimdi de bu rolünü oynamasını mümkün kılacak şartların yaratılmasını muhalefetin ve demokrasi güçlerinin de talep etmesi lazım.
Buradan diyorum ki, Kürt sorunu seçim dönemlerinde hatırlanacak ve araçsallaştırılacak bir sorun değildir. Her kim ki bu meseleyi siyasi hesapları için kullanmayı düşünürse büyük yanılır, büyük kaybeder. Her kim oy için bu mesele üzerinden milliyetçilik yarışına girer, halkların çözüm taleplerini yok sayarsa, büyük kaybeder, büyük çözülür. Demokratik kamuoyu da dolaşıma sokulan sahte tartışmalara itibar etmemelidir. İçinde ilke, ciddiyet ve demokratik çözüm yaklaşımı barındırmayan hiçbir yaklaşımın başarı şansı yoktur.
"Çağrımıza karşılık almazsak, seçimlere kendi adayımızla gireceğiz"
Üzerinde en fazla spekülasyon yapılan konulardan biri de cumhurbaşkanlığı seçiminde kendi adayımızı çıkartıp çıkartmayacağımız meselesidir. Uzun bir süredir söylüyoruz. Sözlerimizin gerekli mecralarda göz ardı edilmesine rağmen söylüyoruz. Uyarılar yaparak, yapıcı davranmak adına bize yönelik saldırgan tutumlara rağmen söylüyoruz:
Bizimle kamuoyu önünde açık, şeffaf görüşme yapılması halinde, tutum belgemizde duyurduğumuz ilkeler çerçevesinde müzakerelere ve ortak aday fikrine açığız. Şayet bu çağrımıza karşılık alamazsak, en doğal hakkımız olan seçimlere kendi adayımızla girme seçeneğini değerlendireceğiz. Bu durumda tabanımızla, demokrasi ittifakının bileşenleriyle, ulaşabileceğimiz bütün kesimlerle istişare ederek aday belirleyeceğiz. Hedefimiz de en az ikinci tura kalmak olacaktır.
"Milyonlar değişim istiyor"
Asıl odaklanmamız gereken nokta, kimin cumhurbaşkanı olacağı meselesi değil, halkın, bu enkazın altından biran önce kurtarılması, ülkenin nefes alması meselesidir. Çözüm adımlarının atılması konusunda ortak bir iradenin geliştirilmesi gerektiğini savunuyoruz. Milyonlar değişim istiyor, bıktık diyor, artık yeter diyor. Bizi bu zulüm düzeninden kurtarın diyor."
Cezaevinde olan siyasetçiler kongreye mesaj gönderdi
Sancar'dan sonra DTK Eşbaşkanı Bedran Öztürk, Kürtçe bir konuşma yaptı. Ardından, kongreye daha önce HDP'den vekil ile belediye eş başkanı seçilen ve şuan tutuklu olan siyasetçiler mesaj gönderdi. HDP'nin eski eş genel başkanları Demirtaş ile Yüksekdağ'ın da gönderdiği mesajlar okundu. Yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı'da bir mesaj gönderdi. Gönderilen mesajlarda dayanışma ve mücadele vurgusu ön plana çıktı. Gönderilen mesajlara "siyasi tutsaklar onurumuzdur" sloganları eşlik etti.