Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, Avrupa Parlamentosu ve üye ülkeler, sürdürülen müzakerelerin ardından Avrupa sınırlarının korunması bahanesi ve mültecilerin Batı Avrupa’ya seyahat etmesinin zorlaştırılması gerekçesiyle yeni sığınma ve göç anlaşmasını kabul etti. Komisyon tarafından 2020 yılında hazırlanan yasal düzenleme, uzun tartışmaların ardından, Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesi kabul edilmiş oldu.
5 başlıkta sığına ve göç yasası
AB genelinde 2026 yılından itibaren hayata geçirilecek olan yeni sığınma ve göç yasası 5 başlıkta toplandı. Söz konusu başlıklar şöyle:
“* Mültecilere ev sahipliği yapma veya mali katkıda bulunma seçeneği
* Sığınma başvurularını daha hızlı inceleyip sonuçlandırma
* Kriz durumlarının ele alınması ve göçmenlerin kullanılması
* Çocuklar da dahil daha etkili yüz tanıma ve parmak izi
* Mültecilere zorunlu güvenlik ve sağlık kontrolü.”
Mülteci başına 20 bin avro
Anlaşmaya göre AB üyesi ülkelere, İtalya ve Yunanistan gibi mülteci akınının yoğun olduğu ülkelerin yükünü hafifletmek için iki seçenek sunuluyor. Üye ülkeler ya Yunanistan ve İtalya gibi ülkelerdeki mültecileri kendi topraklarına kabul edecek, bunu yapmak istemezlerse de İtalya ve Yunanistan gibi varış ülkelerine, mülteci başına 20 bin avro ödeyecek.
Mülteciler aylarca kapalı tutulacak
Avrupa dış sınırlarında sığınma başvurusu yapanlar arasında hızlı bir tarama yapılacak. Pakistan, Bangladeş, Fas ve Cezayir gibi nispeten güvenli olduğu iddia edilen ülkelerden gelen mülteciler, hareket özgürlüğünün kısıtlı olduğu kapalı merkezlerde tutulacak. Bu kişilerin sığınma başvuruları en geç 9 ay içinde sonuçlandırılacak. Sığınma başvurusu kabul edilmeyenler derhal geri gönderilecek.
Sığınma ve göç yasası, AB ülkelerinin gerekli gördüğü takdirde kriz durumu ilan etmesine ve sığınma prosedürlerini geçici olarak askıya almasına izin veriyor.
Parmak izine ek yüz görüntüsü alınacak
Yeni yasayla 6 yaşından büyük çocukları da kapsayacak şekilde, parmak izlerine yüz görüntüleri eklenecek. Toplanan parmak izleri ve yüz görüntüleri AB veri tabanına işlenecek. Tüm üye ülkeler bu veri tabanına erişebilecek. Böylece bir kişinin birden fazla AB ülkesinde sığınma başvurusunda bulunup bulunmadığı kontrol edilebilecek.
Zorunlu güvenlik ve sağlık kontrolü
AB'ye yasa dışı yollardan girenler, 7 güne kadar kimlik tespiti, biyometrik veri toplama, sağlık ve güvenlik kontrollerini de içeren zorunlu bir giriş öncesi tarama prosedürüne tabi tutulacak.
Anlaşmanın bütün AB üye ülkelerinin parlamentolarında onaylanması gerekiyor. Buna yeterli süre tanımak için anlaşmanın yürürlüğe girme tarihi 2026 olarak belirlendi.
İnsan hakları örgütleri, yeni sığınma ve göç yasasının "insanlık dışı bir sisteme yol açacağı” uyarısında bulunuyor.