SUR AJANS- İnsan Hakları Derneği (İHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İzmir şubeleri, İzmir Barosu, Çağdaş Avukatlar Grubu ile Adalet İçin Hukukçular, Uluslararası Adil Yargılanma Hakkı Günü dolayısıyla açıklama yaptı.
ÇHD İzmir Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan ÇHD Şube Başkanı Dilancan Ateş Turgal, dünyada 3 milyondan fazla avukatı temsil eden baro ve hukuk meslek örgütleri tarafından Ebru Timtik anısına 2021 yılında Adil Yargılanma Hakkı Günü’nün ilan edildiğini hatırlattı. 14 Haziran'ın aynı zamanda Ebru Timtik'in doğum günü olduğunu anımsatan Turgal, "Her yıl 14 Haziran’da odak bir ülke ilan ediliyor ve bu ülkede yaşanan adil yargılanma hakkı ihlalleri üzerine çözüm yollarının konuşulduğu konferans düzenleniyor. Konferans sonunda, adil yargılanma hakkı için mücadele eden kişi ya da kurumlara 'Ebru Timtik Ödülü' veriliyor. Bu yıl da çetelerin ve devletin baskısı altında avukatların ezildiği, her yıl avukatların çeteler tarafından öldürüldüğü Filipinler odak ülke olarak belirlendi. Ebru Timtik anısına Filipinler’in Manila şehrinde online bir konferans düzenleniyor" diye belirtti.
Tahir Elçi kararı
Adil yargılanma hakkının artık kitaplarda anlatılan bir rivayete dönüştüğünü söyleyen Turgal, "Daha dün Tahir Elçi cinayeti davasında üç sanık polis hakkında beraat kararı verildi. Bu karar, toplumsal belleğimizde ve demokratik kamuoyu nezdinde yok hükmünde. Tahir Elçi'nin faillerinin cezasızlıkla ödüllendirildiğine hep birlikte tanıklık ettik. Yine aynı şekilde dün Hrant Dink dosyasında da bir bebekten katil çıkaran karanlığın sorgulanmasının önünün kapatılması için zaman aşımı talep edildi" dedi.
'Adalet yok'
Adliye saraylarında adaletin kalmadığını söyleyen Turgal, şunları belirtti: "Halkın da artık adalete inancı yok. İçine 'terör' iddiası iliştirilmiş iddianame niteliğinde dahi olmayan kağıtlarla binlerce kişi yargılanıyor, 'terör' kelimesi zikredildiği anda adil yargılanma hakkı rafa kaldırılıyor. Cumhurbaşkanına hakaret tutuklamayla, kadına yönelik şiddet cezasızlıkla sonuçlanıyor. Rüşvet veren serbestçe geziyor, slogan atan tutuklanıyor. Emniyet ve yargı örgütlenmeleri, AKP'nin günlük ihtiyaçlarına göre sürekli yeniden düzenleniyor. Anayasa Mahkemesi (AYM) kararları uygulanmıyor, AYM üyeleri hedef gösteriliyor."