Gündem

Agrobay işçileri: Hakkımızı istiyoruz

Agrobay Seracılık’tan hukuksuzca işten atılan Tarım-Sen üyesi işçiler İstanbul’da bulunan konsolosluklar önünde yaptıkları eylemlerde taleplerini haykırdı.

İzmir Bergama-Dikili yolunda bulunan Agrobay Seracılık’ta işten atılan işçilerin direnişi sürüyor. Tarım-Sen üyesi işçiler direnişin 42. gününde İstanbul’da bulunan Amerika, İngiltere, Hollanda ve Almanya Konsoloslukları önünde eylem yaptı. Eylemlerde yapılan konuşmalarda patron Arzu Şentürk’ün söylemlerine cevap verildi. Agrobay’daki çalışma koşullarını aktaran işçiler haklarını istedi.

İngiltere Konsolosluğu önünde yoğun yağmur yağışına rağmen yapılan eylemde söz alan Tarım-Sen Genel Başkanı Umut Kocagöz Agrobay’ın müşterileri olan İngiltere, Almanya, Hollanda’nın emekçilerine seslendi. Agrobay’da ithalatta olduğu gibi sömürüde de birinci olduğunu vurgulayan Kocagöz boykot çağrısı yaptı.

Hollanda Konsolosluğu önünde eylem yapılmasının polis tarafından engellenmesi üzerine eylem Odakule’nin otopark girişinde yapıldı. Trendyol Depo direnişçilerinin de katılarak destek verdiği eylemde Agrobay işçilerinin ardından Şişli Direnişi adına konuşma yapıldı. Konuşmada şunlar ifade edildi: “işi, ekmeği ve onuru için direnen işçiler burjuvazinin iftiraları ile karşı karşıya. İşçiler saldırılara boyun eğmediği için direniyor. Bu bir sınıf çatışmasıdır. Hakları için direnen işçiler yalnız değildir, direnmek suç değildir. İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız!”

Trendyol direnişçileri adına yapılan konuşmada patron Arzu Şentürk’e “Anayasal hakkını kullandığı için işçileri atamazsın” diye seslenildi.

Musa Piroğlu da yaptığı konuşmada uluslararası sermayenin işçinin kanını emmek için ülkeye yatırım yaptığına dikkat çekti. Piroğlu “Patronlar bilsin ki hakkını arayan işçiler mutlaka kazanacak, sonuna kadar beraber mücadele edip beraber kazanacağız” diyerek sözlerini tamamladı.

Son olarak Agrobay direnişçisi Şirin söz alarak eyleme katılan direnişçi işçilere teşekkür etti.

Alman Konsolosluğu önünde yapılan eylemde Tarım-Sen Genel Başkanı Umut Kocagöz şunları ifade etti: “Yeni ve bağımsız bir sendikayız, öz gücümüzle hareket eden bir sendikayız, dayanışma içinde faaliyetlerimizi yürütüyoruz. Agrobay ve başka işletmelerde örgütlenmeye ve tarım işçilerinin yaşadığı sorunları dile getirmeye başladık. Tarım işçilerinin karşı karşıya kaldığı mobbing, emek sömürüsü ve şiddeti bulunduğunuzun her yerde anlatıyoruz.”

Agrobay patronunun sendikalı işçi istemediğine dikkat çeken Kocagöz “Çünkü sendika hakkını arayan, bir arada duran, arkadaşına sahip çıkan işçi demektir. İşçiler lehine kazanım demektir” dedi.

Agrobay’ın Almanya’da anlaşma yaptığı şirkete seslenen Kocagöz “Sendika düşmanı Agrobayla yaptığınız anlaşmayı gözden geçirin” dedi.

Direnişçi işçi Ayşe Çimen mesai kesintilerini ve maaşların zamanın yatırılmadığını belirtti ve ekledi:

“Kod 46’an çıkarmış bize hırsız diyor. Her ay maaşımızdan 500 TL kesiliyor hırsız ben miyim o mu? O kodu kabul etmiyorum kaldırsın o kodu.”

Ayten Yavuz “mahkemeye başvursunlar” diyen patrona şu şekilde seslendi:

“İş hukuku patronlardan yana, şimdi mahkemeye başvursam 3 sene sürüyor. Biz hakkımızı paramızı istiyoruz.”

Behiye Karabulut CHP’lilere seslenerek sözlerinde durmasını istedi.

Direnişçi işçi Mehmet Aksoy “İşçimin haklı mücadelesini çürütmeye çalışanlara izin vermeyeceğiz. Her zaman karşısında duracağız” dedi.

Fatma Kaya “İşçiler başımın tacı” diyen patrona “İşçiler kod 46 ile işten atılarak mı 1-0 önde oluyor” diye sordu. Eşinin de aynı yerde çalıştığını ve eşine baskı yapıldığını belirtti.

PTT-Sen başkanı Süleyman Şen, 25/2 maddesinin tüm işçilerin ortak sorunu olduğuna dikkat çekerek “özellikle pandemi döneminde kullanıldı” dedi. “Bunu kabul etmeyen bir avuç işçiyiz ama dört bir yanda direniyoruz direnmeye de devam edeceğiz. Halkımıza da çağrımızdır bize omuz verin” diyerek sözlerini tamamladı.

Son olarak Dünya Kadın Konferansı adına konuşma yapıldı. Konuşmada şunlar ifade edildi: “Dünyanın her yerinde sömürülen kadınların bir araya geldiği dünya kadın konferansının selamını getirdik. Biz kadın işçilerin dünyanın her yerinde çıkarları ne kadar ortaksa patronların çıkarları da o kadar ortak. Patronlar bilsin ki bulunduğumuz her ülkede sokak eylemlerini ve boykot çağrısını yükseltmeye kararlıyız! Yaşasın enternasyonal sınıf mücadelemiz!”