Ankara’da Cemevlerine eş zamanlı yapılan saldırılara karşı Alevi örgütler ortak tepki gösterdi. Diyarbakır Cemevinde yapılan açıklamada Alevi yurttaşlar provakasyonlara karşı uyarılırken, Alevi kurumlarının ise sahiplenilmesi çağrısı yapıldı.
Alevilerin Muharrem ayında tuttukları Yas-ı matem orucunun birinci günü Ankara Tuzlu Çayır’da Şah-ı Merdan cemevine, Ana Fatma cemevine ve Mamak Dad Derneği ile Divriği Gökçebelköy derneğine saldırı düzenlendi.
Cemevlerine eş zamanlı olarak yapılan saldırılara ilişkin Alevi örgütleri bugün tüm cemevlerinde ortak açıklama yaptı. Alevi kurumlarının demokratik kitle örgütleri ile birlikte düzenlediği ortak açıklamaların bir adresi de Diyarbakır PSAKD Cemevi oldu.
Açıklamaya PSAKD Diyarbakır Şubesi Başkanı Aydın Atlı, yönetim kurulu üyeleri, HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, HDP İl Örgütü, Emek Partisi Diyarbakır İl Örgütü, TİP Diyarbakır İl Örgütü ve Alevi yurttaşlar katıldı.
Alevi Bektaşi Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Alevi Vakıflar Federasyonu, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Demokratik Alevi Dernekleri, Alevi Kültür Dernekleri ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin imzacı olduğu ortak açıklamayı PSAKD Diyarbakır Şubesi Başkanı Aydın Atlı okudu.
Katliamcıları tanıyoruz!
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Öncelikle şunu belirtelim ki; Canlarımıza, Cemevlerimize ve kurumlarımıza saldıranlar, bu saldırıları planlayıp yönetenler bilsinler ki; bizi demokrasi, özgürlük ve eşitlik mücadelesinden koparamayacaksınız. Çünkü biz, baskıya zorbalığa ve her türlü şiddet politikalarına boğun eğmeyiz. Savaş çığırtkanlığına ve her türlü çatışma diline karşı barışın ve kardeşliğin saflarında yer alırız. Biz Aleviler, tarih boyunca her türlü provokatör tertibinin karşısında ve bize yönelik her saldırıya rağmen 72 millete bir nazarla bakmaya devam ettik. Hakları kendi içinde kutuplaştıran, ötekileştiren, çatıştıran, gerilimden ve şiddetten beslenen politikaların karşısında durduk ve durmaya da devam edeceğiz. Ülkemizi kana bulamak için, tetikçileri ve güdümlü katilleri kullanan Derin Devlet güçlerini, Koçgiri, Dersim, Maraş, Çorum, Gazi, Gezi, 10 Ekim'den ve Suruç’tan ve onlarca benzer katliamdan biliyoruz...”
‘Kurumlarımıza sahip çıkalım, provakasyona karşı uyanık olalım’
Eşit yurttaşlık mücadelesine vurgu yapılan açıklamada dayanışma ihtiyacına dikkat çekilerek, “Aleviler olarak eşit yurttaşlık mücadelesi verirken çok iyi biliyoruz ki, bu ülkede yaşayan halklar inançlar ve kimlikler özgür olmadan biz de asla özgür olamayacağız. Bu nedenle dost ve musahip kurumlarla, ilerici aydın, demokrat ve devrimci güçlerle birlikte omuz omuza bir mücadeleye inanıyoruz. Bu saldırıların asıl amacının ülkede kaos ve çatışma ortamı yaratmak olduğunun bilincindeyiz. 2023 Genel seçimleri öncesi kaostan ve çatışmadan beslenmek isteyen karanlık güçlerin harekete geçmesine zemin hazırlayan Devletin ve AKP hükümetinin şiddet dilinin de farkındayız. Bu saldırıların daha büyük ve acı bir sonuca varmaması için başta demokrasi güçleri olmak üzere herkese görev düşmektedir. Halkımızı kurumlarına ve cemevlerine sahip çıkmaya ve provokasyona karşı uyanık olmaya çağırıyoruz!” denildi.
‘Muharrem’in birinci gününden bu olayların olması bizim açımızdan düşündürücüdür’
Saldırıların faillerinin ve planlayıcılarının açığa çıkartılması için yetkililere çağrı yapılan açıklamada şu ifadelere kullanıldı: “Bu vesileyle hükümeti açıktan uyarıyor ve göreve çağırıyoruz. Bu saldırıların arka planını örgütleyicisini ve azmettiricisini derhal açığa çıkarın! Aksi taktirde zan altında kalmaktan kurtulamazsınız. Kınama ve geçmiş olsun ile geçiştirilecek bir durum değildir. İçişleri bakanlığı daha birkaç gün önce yayınladığı genelgede Cemevlerine yakın olacaklarını boş bırakmayacaklarını ilan etmişken daha Muharrem’in birinci gününden bu olayların olması bizim açımızdan düşündürücüdür. Biz Aleviler dili dini inancı ırkı mezhebi ve cinsiyeti ne olursa olsun herkesin eşit ve özgür bireyler olarak yaşayabildiği kimsenin kimliğinden dolayı ötekileştirilmediği katledilmediği demokratik bir cumhuriyette bir arada kardeşçe yaşamı savunuyoruz.
Biz Aleviler olarak diyoruz ki;
Bozuk düzende sağlam çark olmaz!
Bu adaletsiz düzeni hep birlikte değiştireceğiz.
Halklar inançlar ve kimlikler olarak omuz omuza vererek demokrasi ve eşit yurttaşlık haklarımızı birlikte kazanacağız!”
‘Cemevlerine saldırmak, Anadolu halklarının hoşgörüsüne saldırmaktır’
Cemevlerine yapılan saldırıların kınandığı açıklamada asimilasyon politikalarına dikkat çekilirken, Alevilerin ibadethanesi olan cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması talebi yinelendi: “Cemevleri milyonlarca Alevinin ibadethanesidir. Orada hiç kimseye makamı, dili, dini, rengi sorulmaz. Cemevlerine saldırmak aslında Anadolu halklarının hoşgörüsüne ve bin yıllık komşuluğa saldırmaktır. Biz zalimlerin, zorbaların, ırkçıların dışında kimsenin karşısında olmadık. Aleviler tarihi boyunca hiçbir halkın onurunu incitecek kalkışmada bulunmadı. Bundan sonra da böyle olacaktır. Dün bu ülkenin başkentinde 4 ayrı yerde, Alevilerin ibadethanelerine ve mekanlarına yapılan saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Bu saldırının tüm yönleriyle açığa çıkarılması için kararlılıkla mücadele edeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Hükümeti bir kez daha uyarıyoruz; Cemevlerini tanımayan ve Anayasal statüye kavuşturmayan, Alevileri her türlü insanlık dışı asimilasyon politikasına tabi tutan hakir gören aşağılayan yaklaşımlarınız bu saldırılara zemin hazırlamaktadır. Taleplerimizi kabul edin ve ibadethanelerimizi yasal statüye kavuşturun. Elinizi diliniz inancımızdan ve inanç merkezlerimizden çekin! Bizi tarif etmeyin, Tanıyın!
‘Gelin canlar bir olalım’
Açıklamada son olarak Alevi toplumuna şu ifadelerle birlik çağrısı yapıldı: “Provokatörlere karşı, Kandan beslenen zalimlere karşı, Irkçı gerici ve şeriatçılara karşı, savaş çığırtkanlığı yapan her türlü zihniyete karşı. GELİN CANLAR BİR OLALIM...”
Beştaş: Aleviler üvey evlat değildir, bugün hepimiz Aleviyiz
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da Halkların Demokratik Partisi olarak Alevi yurttaşların ibadethanesi olan cemevlerine Ankara’da yapılan saldırıları şiddetle kınadıklarını belirterek şunları söyledi: “Toplumun kutuplaştırılmasından, toplumu birbirine düşürmekten medet uman iktidarın çok büyük bir tehlikeyi yaklaştırdığını Diyarbakır’dan da ifade etmek istiyoruz. Bu toplumu birbirine düşürmek isteyenler aslında kaybedecek. Ve kaybedecekleri günler yakındır. Cemevleri ibadethanedir. İbadethanelere yapılan saldırıyı basit bir açıklamayla, ‘provakasyondur, bir kişiyi gözaltına aldık’ ve sanki olay bitti diye geçiştirmeyi kesinlikle kabul etmiyoruz. Ankara merkezinde, bu ülkenin başkentinde böyle bir saldırının sorumlusu sadece oraya gönderilen bir provakatör olamaz. Bu ülkedeki iklimi zehirleyen, inançları karşıt hale getiren, Alevilerin taleplerini görmezden gelen, cemevlerini ibadethane olarak yasal bir şekilde kabul etmeyen iktidar siyaseti bunun temel sorumlusudur. Şunu asla unutmasın kimse: Bu ülkede Aleviler üvey evlat değildir. Bu ülkenin eşit ve özgür yurttaşlarıdır. Diğer bütün kimlikler, inançlar, farklı diller gibi bu topraklar üzerinde hepimizin aynı hak ve özgürlükleri olduğunu önemle ifade etmek istiyorum. Biz Halkların Demokratik Partisi olarak bu ülkedeki farklılıkları hakikaten, bu ülkenin bir arada yaşamını, demokratik geleceğini savunan ve bunun için mücadele yürüten bir partiyiz. Aleviler bizden ayrı değildir. HDP aynı zamanda bir Alevi partisidir. Diğer inançların da partisidir ve hepimiz birlikte bu mücadeleyi yürütüyoruz ve yürütmeye devam edeceğiz. Yıllardır bu ülkenin Cumhurbaşkanı, AKP’nin Genel Başkanı camilere saldırıldı yalanı üzerinden bir kampanya yürütüyor. Bugün de cemevlerine saldırı var. Evet, ibadethanelere saldırı var ve bu öyle gizli saklı, yalan da değil. Buna karşı hepimizin tek ses tek yürek olması gerekiyor. Bugün hepimiz Aleviyiz. Bugün ben de Aleviyim ve bu saldırıların karşısında kesinlikle susmayacağız. Ve tek bir kişinin sorumlu olduğu düşüncesine de açıklamasına da itibar etmemiz mümkün değil. Bütün ayrıntılarıyla bu olayın açığa çıkması, aydınlatılması gerekiyor. Bunun kapatılmasına izin vermeyeceğiz.
SUR AJANS