MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, “Vatandaşlarımızın kesesine dokunan, mutfağına dinamit koyan, şikayetlerinin yaygınlaşmasına neden olan fiyat artışlarının önünü arkasını incelemek zorundayız. NATO ile var olmadık, NATO'suz da yok olmayız” dedi.

Bahçeli, partisinin Meclis’teki haftalık grup toplantısında konuştu. “Gaz yağı yokken haşhaş yağı kullanılan yıllar aklımızdan çıkmamıştır. Biz tarihten dersimizi aldık. Sabırla, sebatla, metanetle, dayanışmayla, bir ve beraberce zorlukları aşacağız” diyen Bahçeli şöyle devam etti:

“FETÖ'cüler, sıcak para çeteleri, küresel tefeciler, ekonomik tetikçiler, emperyalizme gönüllü casusluk yapan kokuşmuşlar Türkiye'nin ekonomik olarak köşeye sıkışmasına, milletimizin hayat pahalılığı içine gömülmesi amacıyla faaliyet içindedir.

“CHP’nin başınki zatın konuşmaya yüzü bile yoktur”

Mazisinde karneyle ekmek verilen hüzün dolu yılların olduğu CHP'nin ve başındaki zatın konuşmaya yüzü bile yoktur. Milletimizin ve devletimizin yanında sapasağlam yerimizi alacağız. Tasarlanmış kahramanlıklara karnımız toktur. Gaz yağı yokken haşhaş yağı kullanılan yıllar aklımızdan çıkmamıştır. Biz tarihten dersimizi aldık. Sabırla, sebatla, metanetle, dayanışmayla, bir ve beraberce zorlukları aşacağız.

“Bizce hiçbir mahsuru yoktur”

Osmanlı İmparatorluğu'nda tahta çıkan hiçbir padişah, asla ve kat'a kendi çıkarını devletinin ve milletinin çıkarı üzerine görmemiştir. Abdulhamit'i kimler sevmiyorsa, tedavi edilmemiş kuyruk acısını hala kimler çekiyorsa onlara dikkat edeceğiz çünkü onlar Batı'nın içimize yuvalanmış etki ajanlarıdır. 1900'lü yılların başında sahnelenen kahpe oyunların günümüzdeki mültezimleridir.

Gafiller ne istiyorlar tarihimizden? Neyin istibdadından bahsediyorlar? Bilmedikleri, bilemeyecekleri, tanımadıkları, kafalarının ve kalplerinin yetmeyeceği büyüklerimizi hangi bilgi ya da belgelerle itham ederler? Cumhurbaşkanımız Erdoğan bugünün Abdülhamit'i olarak görünüyorsa bizce hiçbir mahsuru yoktur, övgünün tezekkürüdür.

“NATO ile var olmadık, NATO'suz da yok olmayız”

Haziran ayının sonundaki NATO Liderler Zirvesi'ne kadar İsveç ve Finlandiya'nın karar ve iradesine keskin bir dönüş yapacağına dair herhangi bir emare de henüz ortada yoktur. Türkiye'nin baskı ve dayatma altına alınıp sürecin oldu bittiye getirilmesiyle İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya dahil edilmesi karşısında Ankara kriterleri anında işleme konulmalıdır. Türkiye seçeneksiz, çaresi değildir. Eğer şartlar çıkılmaz hale bürünürse NATO'dan ayrılmak bile alternatif bir tercih olarak gündeme alınmalıdır. NATO ile var olmadık, NATO'suz da yok olmayız."

Editör: Haber Merkezi