Gündem

Diyarbakırlı emekliler: Derdimiz çoktur, derdimize derman yoktur

Türkiye koşullarında 7 bin 500 lira maaşla geçinebilmenin mümkün olmadığını belirten Diyarbakırlı emekliler, “Derdimiz çoktur, derdimize derman yoktur” diyerek sitemlerini belirtiyor.

Özel Haber: Ali Abbas Yılmaz

Kamera/Video: Serhat Yetüt

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Emeklilerimize bir defaya mahsus olmak üzere 5 bin lira ödeme yapmayı kararlaştırdık” açıklaması üzerine emekli maaşları yeniden gündeme geldi.

En düşük emekli maaşı 7 bin 500 lira ve hayat şartlarının her geçen gün zorlaştığı bir tabloda emekliler açlık sınırı ve asgari ücretin altında ağır yoksulluk koşulları altında yaşamaya çalışıyor.

Sur Ajans olarak Diyarbakırlı emeklilere “Geçinebiliyor musunuz?” diye sorduk.

Emekli maaşının kira giderini dahi karşılamadığı bir ortamda geçinebilmenin mümkün olmadığını ifade eden emekliler maaşlarının en az 15 bin TL’nin üzerine çıkarılmasını istiyor.

‘Meyveye yanaşamıyoruz’

7 bin 500 lira emekli maaşı ile “Nasıl geçineceğiz bilmiyorum” diyen bir emekliler sözlerini şöyle sürdürdü: “Derdimiz çoktur, derdimize derman yoktur. Ev kirası 15 bin lira, 15 bin lira da alsak havadır. Her şey pahalı, bir kilo meyve yiyemiyoruz daha ne konuşalım. Maaşlar 15 bin olsa belki normale döner. Tek sefere 5 bin lira, onu vermesin, istemiyorum. O göz boyasıdır. Devamlı olmadıktan sonra bir sefer 5 bin lirayı ne yapacağız? Geçim çok zor olunca evin içindeki tartışma da büyüyor. Huzur yoktur. 2 kilo patlıcan, domates, biber alıyoruz ama meyveye yanaşmıyoruz. 50 liradan aşağı meyve yok. Eve gidince soruyorlar, hani meyve? Biz de şaş kalıp duruyoruz.”

‘Maaşımız 15-20 bin olsaydı ancak geçim olurdu’

“Geçinemiyoruz” diyen bir başka emekli ise şöyle konuştu: “Bize 5 bin TL ikramiye vereceklermiş, o iyidir. Maaşımız azdır, kirayı ödeyemiyoruz. En azından 15 bin olsaydı hiç olmasa yarısını kiraya verecektik, yarısını da yiyecektik. Maaşımız 15-20 bin olsaydı ancak geçim olurdu.”

‘Geçinemiyoruz, dileniyoruz’

Geçim şartlarının giderek daha da zorlaştığına vurgu yapan bir başka emekli ise şunları söyledi: “Bir koli yumurta 100 TL olmuş. Bir ekmek 12 lira, emekli ne yapabilir? Geçinemiyoruz, dileniyoruz. Bu yaşımda hala sağa sola gidip çalışıyorum. Allah hakkımızı bırakmasın. İki çocuğu olan bir emekliye en az 15 bin TL maaş verilmeli. Çok şükür kiracı değilim ama kiracı olanlar var. 7 bin 500 lirayı kiraya mı verecek, çocuğun servisine mi verecek ne yapacak?”

‘Biz de emekliler olarak biraz fedakar olmalıyız’

Emekli maaşı ile idare etmeye çalıştığını belirten bir emekli de şu ifadeleri kullandı: “Kötü de değil, iyi de değil. Ülkemiz zaten zor durumda. Deprem oldu, 11 ilde yıkım oldu. Devletimiz zor durumda. Bunları inşa etmek gerçekten zor. Her ülke yapamaz bunu. Biz de emekliler olarak biraz fedakar olmalıyız. Evim kira değil, Allaha binlerce kez şükür, yetiyor bize.”

‘Geçim için en az 15 bin lira lazım’

“7 bin 500 lira ile nasıl geçineyim” diyen bir emekli sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu pahalılıkta geçinebilir miyiz? Ne yapacağız, artık yapılacak bir şey yoktur. Ben 5 nüfuslu bir insanım, geçim için en az 15 bin lira lazım. Bir defaya 5 bin lira vermiş ne fayda.”

‘Emekliyi duyan yok’

Emeklilerin sesinin duyulmadığını ifade eden bir emekli ise, “Konuşsak da konuşmasak da kimseye ses gitmiyor. Emeklinin sesini duyan yok” dedi.

‘Emekli yaşayan bir ölü’

Emeklilerin geçinemediğini ifade eden bir yurttaş ise şöyle konuştu: “Eskiden emekliler hem evini geçindiriyordu, hem çocuğunu okutuyordu, hem ev alabiliyordu. Şimdi ise kira parasını ödeyemiyor. Mantıksal olarak düşündüğümüzde ölmüşler, bitmişler yani. Şuanda emekli maaşlarının 25 bin liranın altında olmaması lazım. 7 bin 500 liraya emekli ne yapsın, ölsün gitsin daha iyi, çünkü zaten yaşayan bir ölü. Allah yardımcıları olsun ne diyelim artık.”

‘Emekliler geçiniyor, hem de başlarından fazla’

Emeklilerin geçim derdi olmadığını belirten bir emekli ise şunları söyledi: “Emekliler geçiniyor, hem de başlarından fazla. Geçiniyorlar, nasıl geçinmiyorlar, kanaat kalmamış, insaf kalmamış. Her şey milletin elindedir, onlar zam ediyor. Evim kira değil ama kira olursa ona da Allah büyüktür. Kiraya zam yapan o zalimler düşünsün.”

‘Torunuma 20 TL veremedim’

Geçim şartlarının zor olduğuna değinen bir emekli ise şöyle konuştu: “Ben bir milletvekilini görsem 7 bin 500 lira ile nasıl geçineceğini soracağım. Kiracı olmak şartıyla bu parayla geçinebiliyorsa onun elini öpeceğim. Geçinemiyorsa bana dönüş yapsın. 7 bin 500 TL’ye Türkiye’de geçim olur mu? Bir kebap, bir porsiyon lahmacun 200 TL. Diyeceksiniz ki niye lahmacun? İnsanım ben de, ne için yapmışlar onu yemek için. Bir kahvaltı 300 TL. Emekli çorba yiye yiye karnı ağrıyor. Bir koli yumurta olmuş 130 TL. 3-5 bin TL ikramiye vermekle bu iş olmaz. Astım kestimle olmaz. Torunum benden 20 TL istedi, cebimde 15 TL vardı. Onu verdim, yetmiyor dedi. Ben torunuma 20 TL veremedim. Dünya varoluncaya kadar onu unutmayacağım. Sonradan verdim ama iş işten geçti. Şimdi bu Allaha reva mıdır? Müslümanlık bu mudur? Müslümanların birbirine yardımcı olması lazım. Peygamberimizin bir sözü var, ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir’, yapmayalım yazıktır, günahtır. Buna bir düzen getirsin. Ara bir zammış, bin TL ikramiyeymiş bunlarla olmaz.”

‘Hakkımızı helal etmiyoruz’

Emeklilerin mağdur edildiğine vurgu yapan bir emekli de şu ifadeleri kullandı: “7 bin 500 verdiler zaten hakkımızı yediler. Biz hakkımızı helal etmiyoruz. Öbür dünyada onun boynuna sarılacağız. Bir kişinin elinde olursa bizi böyle ezecek. Hakkımı helal etmiyorum. Bazıları diyor ya helalleşeceğiz, helalleşmiyorum, hakkımı helal etmiyorum.”

‘Kendileri 75-80 bin lira maaşla geçinemiyor’

Milletvekillerine seslenen bir emekli ise şöyle dedi: “Emekli nasıl geçinsin? Bir çalışanım 7 nüfus var. 7-8 bin liraya nasıl geçinilir ki? En az 30 bin liraya geçim olur. 5 tane bekarım var, hepsi de işsiz. Herkes kendini düşünüyor. Milletvekili seçiyorsun ilk önce kendi maaşını düşünüyor. Kendileri 75-80 bin lira maaşla geçinemiyor, emekliye de 7 bin 500 lirayla geçinin diyor. Hadi okumuşsunuz diğerlerinden bir miktar fazla olsun fakat 10 kat fazla olmasın. Yine de diyorlar geçinemiyoruz.”