CHP eski lideri Kemal Kılıçdaroğlu döneminde medya biriminin başında bulunan gazeteci Eren Erdem, “Kayıp 100 milyon” iddialarına ilişkin sosyal medya hesabından bir video ile açıklama yaptı.
Erdem, Ankara Kuşu adlı X hesabından paylaşım yapan Oktay Yaşar’ın iddialarına ilişkin olarak CHP’nin Genel Saymanı Özgür Karabat’ın suskun kalması üzerine bir video ile açıklama yaptı.
‘Bu videonun muhatabı Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Saymanı Sayın Özgür Karabat’tır’
Erdem, açıklamasının girişinde şunları ifade etti: “Dün akşamdan beri ban WhatsApp’tan bir mesaj geliyor. İsmi Oktay Yaşar olan Ankara Kuşu lakaplı, kendisi seçim sürecinde Muharrem İnce’ye kurulmuş sahte porno video kumpası sebebiyle tutuklanmış bir kişi olan şahıs hesabından bir paylaşım yapmış. Bu paylaşımında demiş ki, CHP’li bir yönetici 100. Yıl kampanyası için 100 milyon lira partiden para almış. Bunun 20 milyonunu kampanyaya kullanmış. 80 milyonunu da cukkalamış demiş. Ben bu kişiye cevap vermek için bu videoyu çekmiyorum. Bu videonun muhatabı Cumhuriyet Halk Partisi’nin Genel Saymanı Sayın Özgür Karabat’tır. Ben partimizin genel saymanı Özgür Karabat’ı aradım. Dedim ki, Sayın Karabat bu tivit çok fazla yayılmış vaziyette. Çok fazla kişiden bana mesaj geliyor. Siz partinin hesaplarını bilen, yöneten kişisiniz. Bu konuda bir açıklama yapmanız lazım. Bana dedi ki, Allah’ın trolüne cevap mı vereceğim. Ben de dedim ki, trole cevap vermeyin. Sadece şunu söyleyebilirsiniz: Partimizi devraldığımız yönetimin (Kılıçdaroğlu döneminde) kamuoyunda iddia edildiği gibi usulsüzlükler, bahsedilen rakamlarda harcamalar yapılmamış demeniz kafidir. Ben de bu ahlaksız iddiadan kendimi aklamış olurum. Bana bu konuda katkı sağlamanız lazım dedim. Dedi ki, ben bir genel başkanla konuşacağım, bakacağım. Nereden çıktı bu 100 milyon falan dedi ve kapattık. Ardından medyanın yeni yöneticisi Burhanettin Bulut’u aradım ve aynı durumu kendisine ifade ettim. Bulut da MYK toplantısında bunu gündeme getireceğini, bunun bir ahlaksızlık olduğunu ve açıklama yapılması gerektiğini ifade etti. Bekledim ama tek bir açıklama yapılmadı. Madem öyle ben de açıklama yapmak durumundayım.”
‘Esas konuşması gerekenler sustuğu için ben bu videoyu çekmek zorunda kaldım’
28 Mayıs’tan sonra göreve geldiğini belirten Erdem, görevde kaldığı süre içinde yaptığı işlere ve harcamalara ilişkin olarak şunları söyledi: “Genel Başkan Yardımcısı olarak medyayı yönettim. Yaklaşık 5 buçuk ay görev yaptım. Kongre oldu görevimiz bitti. Daha sonra çeşitli şekillerde bazı haberler yapılmaya başlandı. Önce Halk TV bir haber yaptı ve “100 milyon lira partide kayıp para var” dedi. Haberin devamında da partide 100 milyonun kayıp olduğu, bunun trollere harcandığı şeklinde ben ima edilerek bir haber yapıldı. O dönem Sayın Özgür Karabat parti saymanı, parti hesaplarında böyle bir durumun olmadığını ifade edip Halk TV’yi yalanladı. Neden, çünkü Özgür Karabat, partinin mali işlerinin başındaki saymanıdır. Partideki tüm para hareketlerini görebilen tek kişidir ve şuanda onun önünde CHP’de benim görev yaptığım dönemde yapılmış harcamaların tamamı yer almaktadır. Sayın Özgür Karabat, göreve geldiğimde partimiz bana bir bilgisayar, bir televizyon ve bir de oda verdi. Dediler ki, medyayı yöneteceksin. Dönemin saymanı Bülent Kuşoğlu’na gittim, Bülent abi bütçemiz var mı dedim. Dedi ki, bütçe yok, elindeki imkanlarla idare et. Kendi imkanlarımı, yakın arkadaşlarımın imkanlarını kullanarak aletler, edevatlar aldık. Bilgisayarlar, kameralar aldık. Sıfır devraldık ve partinin kasasından tek bir tane kuruş harcamadan kadro kurduk. O kadroyu aramızda üleştik. Kiminin maaşını ben verdim. Kimininkini bir dostum verdi. Bir şekilde insanların (17 kişi) orda çalışmasını sağladık. Partimizin kasasından tek bir metelik dahi harcamadan. Sayın Karabat Allah’ın için söyle: Böyle değil mi? Hesap orda, bu hesaplara siz vakıf değil misiniz? Sayın Özgür Karabat size sesleniyorum: Cumhuriyet Halk Partisi’nin hesaplarında, defterinde, mizanında medya birimine aktarılan toplam para miktarını lütfen açıklayın. Görevim boyunca medya birimine aktarılan toplam para 0 TL. Allah aşkına söyle yalan mı? Benim dönemimde ajanslarla yapılan anlaşma rakamı 0 TL. Ne eskiden kalan bir anlaşmanın bütçesi arttırıldı ne yeni bir anlaşma yapıldı ne bir ajansla sözleşme yapıldı ne doğrudan elden nakit ödeme yapıldı. Medya birimine hiçbir ödenek ayrılmadı. 5 buçuk ay boyunca 0 TL ile medya birimini yönettim. Peki ben size ne devrettim: Yüksek teknolojili kamera, tripotlar, en üst model bir bilgisayarlar, telefonlar, kurumsal hatlar, kamera, ışık sistemleri. Bunlar partinin parasıyla mı alındı? Hayır. Aldım getirdim partimin envanterine kattım ve benden sonraki arkadaşıma devrettim. Devralmadığım bir şeyi devrettim. Peki benim partiye mali açıdan faydam oldu mu? Oldu, ne kadar, 10 milyon lira. Nasıl, Halk TV’nin aylık 2 milyon liralık ödeneğini kestim, partimi 5 ayda 10 milyon lira tasarrufa geçirdim. Hem para harcamadım hem 10 milyon lira kara geçirdim. Özgür Karabat hepsini biliyor, hepsi defterlerde kayıtlı. Cumhuriyet Halk Partisi’nde 5 buçuk ay görev yaptım. Bu süre içinde birimimin kullandığı toplam paranın miktarı 0 TL. Sayın Karabat eğer aksini ispat etme noktasında tek bir cümle kurarsa kendimi Taksim Meydanı’nda asarım. Bu açıklamayı niye yaptım, çünkü artık burama geldi. Artık susmamın, konuşmamamın üzerimde şaibe yaratmaya başladığını fark ettim. Esas konuşması gerekenler sustuğu için ben bu videoyu çekmek zorunda kaldım.”