SUR AJANS- Gazeteci Sadık Tapoloğlu, arkadaşı Mehmet Savaş ile birlikte İstanbul’da 10 Temmuz’da gözaltına alındı. Topaloğlu ve Savaş, 13 Temmuz'da “örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklanarak, Marmara 5 No’lu Kapalı Cezaevi’ne götürüldü. İktidar yanlısı medya, yaklaşık bir hafta sonra gazeteci Topaloğlu'nun tutuklandığını "son dakika" bilgisi şeklinde servis etti. Haberlerde, Topaloğlu ve Savaş hedef gösterildi.

Topaloğlu'nun avukatı Ayşe Acinikli, müvekkilinin tutuklanması ve hedef gösterilmesine dair konuştu. Acinikli, Topaloğlu’nun gözaltına alınması ve tutuklanmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek, müvekkilinin daha önce aynı dosyadan yargılandığı ve ceza aldığını hatırlattı. Dosyanın mükerrer olduğunu vurgulayan Acinikli, "Gözaltı ve tutuklamaya gerekçe gösterilen ifadeyle ilgili olarak Sadık daha önce tutuklandı, tahliye oldu ve ceza aldı. Şu anda cezası Yargıtay'da. Aynı olay nedeniyle ikinci kez cezalandırma yapılamaz” dedi.

Mesleki faaliyetleriyle suçlandı

Müvekkiline “komplo” kurulduğunu söyleyen Acinikli, tutuklama kararı için her türlü yol ve yönetimin denendiğini kaydetti. Acinikli, Topaloğlu’nun mesleki faaliyetleri doğrultusunda haber kaynaklarına sormak için hazırladığı soruların emniyette suçlama konusu yapıldığını aktardı. Acinikli, "Adeta ‘nasıl tutuklayabiliriz’ üzerine bir yargılama geliştiğini görüyoruz. Mesela Sadık’ın evinde gazetecilik yaparken hazırladığı soruları bulmuşlar. ‘Çözüm süreci’, ‘Milletvekilli Ömer Faruk Gergerlioğlunun ceza alması’, ‘Tecrit’ gibi konularla ilgili bu sorulara dair ‘Neyi kastettin?, Ne demeye çalıştın’ gibi sorular sormuşlar. Sulh Ceza Hakimliği de bu soruları örgütsel veri olarak kabul etti. Diğer şey ise gazetecilik yaptığı döneme ait notlardır. Bu notları da tutuklamaya gerekçe yaptılar” şeklinde konuştu. 

‘Medya eliyle operasyon çekildi’

İktidara yakın medya tarafından dolaşıma sokulan fotoğraflara değinen Acinikli, medyaya servis edilen fotoğrafların daha önce yargılandığı dava dosyasında da olduğunu dile getirdi. Topaloğlu'na medya yolu ile operasyon çekildiğini kaydeden Acinikli, "gizlilik" kararına rağmen medyaya fotoğraf verilmesinin ayrıca suç teşkil ettiğini dile getirdi.

Acinikli, "Medyaya servis edilen fotoğraflar ve ifadelerle ilgili olarak müvekkil hakkında bir medya algısı yaratılmaya çalışılıyor. Medyaya servis edilen fotoğraflar ve ifadeler için daha önce yargılama yapıldı. Bu döneme ilişkin süren bir yargısal süreç var ve bu ifadeler yeni değil. Bu durum, mahkemelerin de etkilenmesi riskini doğuruyor. Türkiye'de hukuk bağımsız çalışmıyor ve mahkemeler bu tür algılardan etkileniyor" diye konuştu.

Medyaya verilen görsellerin kasıtlı yapıldığını dile getiren Acinikl, şunları söyledi. "Açıkça bir servis etme durumunun olduğunun kabul edilmesi gerekiyor. Çünkü dosyada gizlilik kararı var ve henüz soruşturma devam ediyor. Açılmış bir dava yok. Sürecin devam ederken daha hassas davranılması, bu konuyla ilgili haber yapılmaması gerekiyor."

İtiraz edildi

İstanbul Adliyesi’ne itirazda bulunduklarını aktaran Acinikli, müvekkillerinin serbest bırakılması gerektiğini vurguladı. Acinikli, şöyle devam etti: "Çarşamba günü dilekçemizi sunduk ve tutukluluk durumlarına itiraz ettik. Makul olan, itirazın kabulü ile müvekkillerin serbest bırakılmasıdır. Eğer bu olmazsa, iddianamenin bir an önce hazırlanıp müvekkillerin özgürlüğüne kavuşması gerekiyor. Çünkü dosyada, hukuki anlamda cezalandırmayı gerektirecek hiçbir somut delil yok."

Diyarbakır’da Kayıp yakınları Hasan Gülünay için adalet istedi Diyarbakır’da Kayıp yakınları Hasan Gülünay için adalet istedi

Kaynak: MA