Tuzla'daki boya fabrikasında meydana gelen patlama ile ilgili açıklama yapan ATO Genel Sekreteri Dr. Metehan Akbulut, “Sorumluluk işletmenin ruhsatsız çalışmasına izin veren, denetlemeyen, 6331 sayılı yasa ile işçi sağlığı hizmetlerini piyasalaştıran, taşeronlaştıran iktidardadır” dedi.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Kol Başkanı aynı zamanda Antalya Tabip Odası (ATO) Genel Sekreteri Dr. Metehan Akbulut, İstanbul Tuzla’daki bir fabrikada 3 işçinin yaşamını yitirmesine dair yazılı açıklama yaptı.

6331 sayılı yasanın işçileri korumadığına vurgu yapan Akbulut, "29 Nisan 2022 tarihinde İstanbul Tuzla Boya ve Vernikçiler Sanayi Sitesinde bulunan Messer Kimya San. Tic. Ltd. Şti. firmasına ait fabrikada gerçekleşen patlama ve sonrasında çıkan yangında 3 işçi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştır. Ayrıca çevrede bulunan fabrikalarda da ciddi hasarlar meydana gelmiştir.

"Artık yeter, işçi cinayetlerini yaşamak istemiyoruz!"

6331 sayılı “İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası” ile işçi sağlığı hizmetleri piyasalaştırılarak Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimlerinin (OSGB) insafına terk edildi. Bu yasa ile iş kazaları ve meslek hastalıklarının sorumluluğu İş Güvenliği Uzmanları ve İşyeri Hekimleri’ nin üzerine yıkılmaya çalışıldı. 6331 sayılı yasa ile iş kazalarını sıfıra indireceklerini açıklayan ve bir illüzyon yaratan yetkililere soruyoruz:’’ daha kaç işçimizin işçi cinayetlerinde yaşamlarını yitirmesini bekliyorsunuz. Artik yeter, işçi cinayetlerini yaşamak istemiyoruz!" dedi.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “Çok tehlikeli olan boya sanayisinin bu şekilde bitişik nizam inşa edilmesi fabrikalarda üretim yapılmasına izin verilmesi akıl alır gibi değil. Bu durum çalışma alanının ne kadar başıboş, denetimsiz bırakıldığının bir göstergesidir. Sorumluluk işletmenin ruhsatsız çalışmasına izin veren, denetlemeyen, 6331 sayılı yasa ile işçi sağlığı hizmetlerini piyasalaştıran, taşeronlaştıran iktidar temsilcilerindedir. 6331 sayılı Yasa yürürlükten kaldırılmalı, emek ve meslek örgütleriyle, üniversitelerle birlikte, işçilerin sağlığını ve güvenliğini merkeze koyan, mesleki sağlık etkileşimlerini araştırarak, gerçekten meslek hastalıklarını görünür kılan, İşyeri Hekimleri ve İş Güvenliği Uzmanlarının mesleki bağımsızlıklarını ve iş güvencelerini koruyan kamusal bir zihniyetle yeniden düzenlenmelidir.”

Editör: Haber Merkezi