Demans tanısı konulan Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk’un serbest bırakılması için 7 Ocak’ta başlatılan “Aysel Tuğluk'a Özgürlük için 1000 Kadın” kampanyası devam ediyor. (ÖHD) Van Şubesi yöneticisi Leyla Kaplan, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) Tuğluk için verdiği “cezaevinde kalabilir” raporunun hukukla bağdaşmadığını söyledi.

Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Van Şubesi yöneticisi Leyla Kaplan, ATK’nin Aysel Tuğluk raporunun gerçeklikle bir bağının olmadığını belirterek, “Ne yazık ki ATK bağımsız olmayan ve hukuki bir gerekçeye dayandırılmadan Tuğluk'a ‘cezaevinde kalabilir’ raporu verdi.  Devletin kendi kurumların arasında bile çelişkiler var” dedi.

“Çelişkiler hukuksuzluğu gösteriyor”

ATK’nin Tuğluk gibi siyasi tutuklulara karşı tavrını eleştiren Kaplan şunları söyledi:

“Kadınların özgürlük mücadelesinde verdiği emekten dolayı önemli bir yere sahip. Tuğluk’un hastalığı gün geçtikçe ilerliyor. Kocaeli Devlet Hastanesi tarafından hazırlanan raporda Tuğluk'un ağır hasta olduğu belirtilmiş. Ne yazık ki ATK bağımsız olmayan ve hukuki bir gerekçeye dayandırılmadan Tuğluk'a ‘cezaevinde kalabilir’ raporu verdi.  Devletin kendi kurumların arasında bile çelişkiler var. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Ana Bilim Dalı Hastanesi doktorları Tuğluk son derece hızlı ilerleyen demans hastalığının olduğunu ve cezaevinde yaşamını tek başına devam etmeyeceğine karar veriyor. ATK ise tam tersine bir karar veriyor. Bu da ülkede hukuksuzluğun ne boyutta olduğunu gösteriyor. Bu durum şunu göstermektedir; iktidar kadın mücadelesinin önüne kesmeyi kimi zaman sağlık kurumları üzerinden de yapmaya çalışıyor.

Maalesef söylemimiz duyulmuyor

ATK’nin kararlarında şunu net bir şekilde görebilirsiniz; genellikle ‘cezaevinde kalabilir’ raporu verdiği tutuklular siyasi tutuklulardır. Avukatlar olarak yıllardır ATK’nin hazırladığı raporların gerçeklikle bir bağının olmadığını dile getiriyoruz. Maalesef bu söylemimiz duyulmuyor. ATK daha çok hukuksuzluk yapmaya devam ediyor. Biz bu tür durumlarla karar veren merciinin sadece ATK değil, bağımsız bir sağlık heyetinin de olması gerektiğini savunuyoruz.“

Editör: Haber Merkezi