Gündem

Özel’in ‘Kürtler daha az eşittir’ söylemi Diyarbakır’da nasıl karşılık buldu?

Sur Ajans, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in partisinin TBMM’deki grup toplantısında çokça konuşulan “Herkes eşittir, Kürtler daha az eşittir” söylemini Diyarbakır’da yurttaşlara sordu. Peki yurttaşlar, Özel’in bu söylemlerini nasıl buluyor ve değerlendiriyor?

Serhat Yetüt & Zelal Sinayiç/ÖZEL HABER

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, geçen günlerde partisinin TBMM’deki grup toplantısında kullandığı “Diyarbakır’da, Van’da, Mardin’de Kürtler belediye başkanı seçiyor, ama siz kayyum atıyorsunuz. Bu uygulama yüzünden Kürtler daha az eşittir. Bu ülkede iktidar yanlıları eşittir, muhalifler daha az eşittir” şeklindeki sözleri siyasettin tansiyonunu yükseltti.

Farklı siyasi partilerden isimlerden girdiği tartışmayı, HEDEP’in kalesi olarak bilinen Diyarbakır’da yurttaşları sorduk. Mikrofonumuza konuşan Diyarbakır’daki yurttaşlar, Özel’in bu çıkışının yerel seçimlerde Kürtlerin oylarını almaya dönük olduğunu söylüyor.

 “Kürtlerin oylarını almaya çalışmaktan başka bir şey değil. Özgür Özel de oyunu arttırmaya çalışıyor. Bizi gerçek anlamda kabulleniyorlarsa o zaman gelip eşit haklardan konuşalım” yorumlarının yapıldığı kentte, CHP’nin yerel seçimlerde büyük oy kaybedeceğini ve Kürtlerin artık eskisi ‘koşulsuz şartsız’ desteklerden uzak duracağı görüşü hakim.”

‘Biz Kürtler olarak hep ikinci plana atıldık’

Özel’in ‘Kürtler daha az eşittir’ ifadesini değerlendiren bir yurttaş, CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır’da aldığı yüzde 71’in üzerindeki oy oranına atıfta bulunuyor ve Özel’in tartışma yaratan sözlerini şöyle yorumluyor:

“ Özgür Özel yeni bir oluşum olduğu için kendine taraftar toplamak zorunda. Kılıçdaroğlu Alevi olduğu için Kürtlerden oy alabiliyor. Dersimli olması bir ayrıcalıktır. Özgür Özer pek tanınmamış bir siyasetçi, ne olacak? CHP oy kaybedecek bu sefer, mecbur Kürtleri kullanacak. Bütün siyasetçilerin kullandığı gibi. Zamanında Erdoğan’nın Kürt açılımı yapıp Kürtleri kullandığı gibi, Özgür Özel de oyunu arttırmaya çalışıyor.

Türkiye’de şöyle bir durum var; Eğer bir yerlere gelmek istiyorsan Kürtler üzerinde politika yapmak zorundasın.  Ya Kürtlere acıyarak, ya Kürtler üzerinden siyaset yaparak bir yerlere gelmek zorundasın. Çünkü Türkiye Cumhuriyetinde Kürtlerin oyuna olmadan, Kürtleri arkana almadan hiçbir şey yapamazsın.”

Bu her zaman böyle olmuştur, biz Kürtler olarak hep ikinci plana atıldık. Ama perdenin arkasındaki kahramanlar her zaman bizleriz. Bugün Özgür Özel’in çıkıp Demirtaş’a selam, Can Atalay’a selam söylüyorum deyip onların desteğini almaya çalışıyor. Başka bir şey değil. Çünkü oy kaybedecek. CHP çok büyük bir oy kaybedecek yani.”

‘Kimi menfaat peşinde kimi şöhret peşinde’

Özgür Özel’in yaptığı açıklamanın güven vermediğini aktaran bir diğer yurttaş, “Tabloya baktığımız zaman Kürtlerin hiçbir hakkı yok. Kürtler haklarını savunmuyorlar. Belediye başkanları Kürt olduğu için kayyumlar atanıyor. Bunlar neyden kaynaklanıyor. Bunların araştırılması, soruşturulması gerekiyor. Ama eğer bir insan bu kadar duyarsız ise, Kürtleri savunmuyorsa, Kürtlerin birbirlerini savunması lazım. Kürtler birbirleri savunmuyor. Kimi menfaat peşinde, kimi para, şöhret peşinde koşuyor. Ama bunun arkasında durması gerekir" şeklindeki ifadeleri kullandı. 

 ‘Özgür Özel, ilk mağlubiyetini almak istemeyecektir’

‘Türkiye’de siyasetin Kürtler üzerinden ilerlediği’ şeklindeki tartışmalara atıfta bulunan başka bir yurttaş, “Bugün yerel seçimler var, yerel seçimlerle beraber Özgür Özel ilk mağlubiyetini almak istemeyecektir” diyor ve şöyle ekliyor:

“Bugün yerel seçimler var, yerel seçimlerle beraber Özgür Özel ilk mağlubiyetini almak istemeyecektir. Bu yüzden ‘Kürtler daha az eşittir’ gibi söylemlerde bulunuyor. Benim ve Kürt halkın nazarında bu geçersizdir. Kurulan masalar,  devrilen masalar…. HEDEP’in dahil edilmeği masalarla Kürtler üzerinde yapılan siyaset, bence yanlış bir siyaset. Bence bunun CHP sosyalistlerin, ulusalcıların kendi içerisinde çözümlenmesi gerekir.  Bu söylemler bizim nazarımızda boştur.

Onların sayesinde ‘biz az eşitiz lafını’ kullanıyoruz

Bizim kurtarıcımız kimse değildir, bizim kurtarıcımız biziz. Halk olarak biz kendimiz kurtarırız. Ne kimsenin medeniyetine ne kimsenin söylemine ne de kimsenin bize saygınlık göstermesine ihtiyacımız vardır. ‘Cumhuriyetin kurulmasıyla beraber Kürtler vardır’, ‘Kürtler kardeşimizdir’ gibi söylemlere, pış pışlamasına ihtiyacımız yok.

Onların sayesinde ‘biz az eşitiz lafını’ kullanıyoruz. Onların temelinde, onların oluşturduğu sorunlar temelinde bugün bu söylemleri kullanabiliyoruz. Önce bir geçmişindeki kirlilikleri toparlayıp, temizlemeleri gerekiyor ki bugün Kürtler üzerinde bir siyaset yürütebilsinler. Önce bir kendi kirli siyasetlerini düzeltsinler son gelsinler ‘eşit olup olmadığımızı’ tartışalım.”

‘Koşulsuz, şartız birilerine evet demek gibi bir lüksümüz yok’

Önümüzdeki yerel seçimlerde Kürtlerin hiç kimseye koşulsuz şartsız ‘evet’ demeyeceklerini vurgulayan ihraç edilmiş bir tiyatrocu, “Cumhuriyet tarihinin ikinci kadrolu şehir tiyatrosunu Diyarbakır’da kurduk ve işgüzar kayyumlar tarafından o tiyatro kapatıldı” sözleriyle konuşmasına başlangıç yapıyor.

“Geçen gün Sayın Özgür Özel’in belediye kayyumları üzerinde mecliste bir açıklaması vardı ve bu uygulamayla beraber ‘Kürtlerin daha da ötekileştirildiği’, ‘Kürtlerin daha az hak sahibi olduğu’nu ima etti. Ben belediyeden ihraç edilmiş biri olarak Özgür Bey’in fikrine tamamıyla katılıyorum. Çünkü biz bu ülkede, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde Cumhuriyet tarihinin ikinci kadrolu şehir tiyatrosunu Diyarbakır’da kurduk ve işgüzar kayyumlar tarafından o tiyatro kapatıldı. Birçok arkadaşımız işsiz kaldı, dışarıda kaldı, farklı işlere yöneldi, özel tiyatrolar yaptı. Bu ülkede hiçbir zaman Kürtçeye tahammül edilmedi.

Bir önceki seçimde CHP bir dirsek temas gerçekleşti, hepimiz gördük. HDP’in şuan ki ismiyle HEDEP’in destekleri sayesinde birçok Büyükşehirde belediyeler kazanıldı. Bence bu süreç öyle olamayacak. Yani koşulsuz, şartız birilerine evet demek gibi bir lüksümüz yok. Buradayız, biz varız ve bizim de şartlarımız olmak zorunda. Siyasetçilere akıl vermek haddimize değil ama bence bizim kendi başımıza, dik, kendi adaylarımızla seçime girmek. Niye bizin ikinci Bir ana muhalefet partisi olmayalım ya da biz niye iktidar da güçlü bir parti olmayalım?”

 ‘Hepsi çıkar, menfaat, biz önce icraata bakarız’

“Hepsi çıkar, menfaat için. Biz önce icraata bakarız. Bu saatten sonra hiçbir söz hiç kimseyi kandırmaz” sözleriyle Özel’in yaptığı konuşmayı değerlendiren başka bir yurttaş ise, “Bunları hepsi boş söylemler. İş, siyaset ve çıkar meselesi olduğu için böyle konuşuyorlar” diyor ve şöyle devam ediyor:

“Başta Özgür Özel’e şunu sormak isterim. Sayın Özgür Özel! Sen ve senden öncekiler, Dersim, Piran, Zilan katliamı ve Şeyh Said’in idam edilmesi hakkında ne düşünüyor? Sanki sizler çok temizsiniz. Kürtlerin kanı önce sizin üzerinizdedir, siz önce üzerinizde o kanı önce bir temizleyin, ondan sonra gelip kayyumlar diyin. İş, siyaset ve çıkar meselesi olduğu için böyle konuşuyorlar. Bizi gerçek anlamda kabulleniyorlarsa o zaman gelip eşit haklardan konuşalım. Biz hiçbir zaman Kürtlere yapılan katliamları unutmayız. Bu ülke hepimizindir, ortaktır. Çanakkale’de bizzat dedem yatmaktadır. Dün beni kabul etmiyordun. Peki beni kabul ediyorsun. Hepsi çıkar, menfaat için. Biz önce icraata bakarız. Bu saatten sonra hiçbir ‘söz’ hiç kimseyi kandırmaz. Bunların hepsi boş söylemler.”