DİSK/Dev Sağlık İş Sendikası Diyarbakır İl Temsilciliği sağlıkta şiddetin son bulması ve sağlık emekçilerinin insanca yaşayabileceği koşulların sağlanması için çağrı yaptı.

DİSK/Dev Sağlık İş Sendikası Diyarbakır İl Temsilciliği açıklamasında “Sağlık Bakanlığı sağlık işçilerinin taleplerini görmezden duymazdan gelmeye devam ediyor. İzinler iptal olurken bizlere "sağlıkçısınız" diyenleri sağlık çalışanları için ek ödeme dendiğinde ya iyileştirme dendiğinde yanımızda göremiyoruz! Artık Yeter! İnsanca Yaşamak İstiyoruz!” ifadelerine yer verildi.

DİSK/Dev Sağlık İş Sendikası Diyarbakır İl Temsilciliği sağlıkta şiddete karşı yaptığı açıklamada, sağlık emekçilerinin haklarına vurgu yaptı.

Dicle Üniversitesi Hastanesi Başhekmlik önünde yapılan açıklamayı DİSK/Dev Sağlık İş Sendikası Diyarbakır İl Temsilciliği adına Ümit Umdu okudu.

sağlık emekçileri diyarbakır

Sağlık emekçileri Diyarbakır'da açıklama yapıyor

‘Diyarbakır Dicle Üniversitesi Hastanesi'nde yaşıyoruz’

Açıklamada, “Bizler yıllarını bu hastaneye, Dicle Üniversitesi Hastanesi'ne vermiş 4D statüsü ile çalışan sağlık işçileri olarak çok defa bu alanda toplandık. 20 Ocak tarihinde yine burada toplandığımızda sağlık işçilerinin acil talepleri için hem yetkilileri göreve çağırdık hem de bir imza kampanyası başlattık. Bugün burada sadece Dicle üniversitesinde yaşanan bir sorun için toplanmadık. Birçok üniversite hastanesinde kamu işverenleri sendikası TÜHİS aracılığıyla imzalanan sağlık işçilerinin yaşadığı sorunlardan habersiz toplu iş sözleşmelerinin sonuçlarını bizler de Diyarbakır Dicle Üniversitesi Hastanesi'nde yaşıyoruz” denildi.

‘Maaşlarımız mali bütçeden karşılansın’

Sağlık emekçilerinin düşük maaşa maruz bırakıldığına vurgu yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Asgari ücrete yüzde 50 zam gelmişken birçok kamu kurumunda devletin kadrolu işçileri, devletin toplu iş sözleşmeli kadrolu işçileri bugün asgari ücret seviyesinde ücret almaktadır. Hayat pahalılığı alıp başını gitmişken, bugün pahalı diye alamadığımız şeyleri yarın hiç alamayacak duruma düşmüşken, çarşıya pazara markete yansıyan Enflasyon oranlarını hepimiz takip ediyorken bizlere reva görülen asgari ücret düzeyindeki maaşları kabul etmiyoruz. Maaşlarımızı döner sermaye bütçesinden değil mali bütçeden karşılanmasını talep ediyoruz. Geçinemiyoruz, insanca yaşayabileceğimiz bir ücret istiyoruz! Enflasyon farkı zam değildir! Tüm sağlık işçilerine ek zam talep ediyoruz!”

‘İnsanca yaşamak istiyoruz’

 Sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerektiğine vurgu yapılan açıklamada, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gecen gün yaptığı açıklamada kamu işçilerine de Ocak ayı itibariyle yüzde 2,5'luk ek zam yaptığını söyledi. Biz yüzde 2,5 zam değil insanca yaşamaya yetecek TÜİK'in belirlediği 13 bin TL’lik yoksulluk sınırının yanına dahi yaklaşamayan ücretlerimize zam istiyoruz. İnsanca yaşamak istiyoruz. Asgari ücret brüt günlük 166 TL, bizim günlük brüt ücretimiz 166 TL. Sosyal yardımlarla yol parası ile maaşımız asgarî ücretin 300-400 TL üstünde oluyor. Devlette kadrolu toplu iş sözleşmeli işçileriyiz maaşlarımıza yakınlarımız bile inanmıyor. Toplu iş sözleşmesine göre Nisan ayında alacağımız zamma kadar enflasyon altında ezilmeyi kabul etmiyoruz. Hiçbir işçinin onayı olmadan imzalanan toplu iş sözleşmelerinde olmayan gece farkı nedeniyle, fiili günler için ödenen gidiş-geliş yol parası ile yüzde 5+enflasyon farkı adı altında verilen zamla maaşlarımızın resmi Enflasyon oranı karşında sadece değerini koruyan bir aldatmacadır. 2018 yılında taşerondan Kadroya geçtikten sonra cumhurbaşkanının genelgesi ile taşerondaki bütün haklar saklı kalacak şekilde Yüksek Hakem Kurulu tarafından sağlık işkolundaki bütün kamu işçilerine uygulanan yani karşısında bir sendika olmadan Yüksek Hakem Kurulu'nun imzaladığı toplu iş sözleşmesinde var olan gece farkı risk primi yetkili sendika tarafından tamamen kaldırılmış, yakacak, çocuk parası gibi kalemler ise budanarak birleştirilmiş sosyal yardım adı altında verilmektedir. Enflasyon bu kadar artmışken toplu sözleşmenin şimdilik tarafı olan sendika ise sağlık işçilerine sabredin düzelecek demekten başka vaadi yoktur” ifadelerine yer verildi.

‘Sağlıkta Şiddete Hayır’

“Sağlık İşçileri Tükeniyor” uyarısının yapıldığı açıklamada son olarak şu ifadeler kullanıldı: “Bugün sağlık işkolunda tek sorunumuz aldığımız ücretlerle alakalı değildir. Neredeyse ikinci yılına yaklaştığımız covid-19 salgını ile mücadele ederken sağlığımızdan olduk, 400'den fazla meslektaşımızı yitirdik. Hastanede arkadaşlarımız şu anda Covid pozitif tanısıyla tedavi görüp hastalıkla mücadele etmektedirler.  Sağlıkta Şiddete Hayır! Daha birkaç gün önce hastanemizin acilinde yaşanan şiddet olayı gibi her gün bir sürü hastanede benzer vakalar yaşanıyor. Artık şiddet olayı o kadar kanıksandı ki ancak ölüm olunca gündem oluyor. DİSK/Dev Sağlık İş olarak Türkiye'de örgütlü olduğumuz birçok ilde birçok hastanede bu konuda basın açıklamaları yapmaktayız. Sesimizi duyması gerekenlerin bize kulaklarını tıkanmalarını, sesimizi duyurmamıza engel olmaya çalışmaları doğru değildir. Bugünlerde sağlık işçilerinden duyduğumuz bir söz var. "Hakkınız ödenmez dediler, ödemediler" Sağlık işçilerini alkışlayanlar haklarını vermeye gelince duvar oldular. Sağlık Bakanlığı sağlık işçilerinin taleplerini görmezden duymazdan gelmeye devam ediyor. İzinler iptal olurken bizlere "sağlıkçısınız" diyenleri sağlık çalışanları için ek ödeme dendiğinde ya iyileştirme dendiğinde yanımızda göremiyoruz! Artık Yeter! İnsanca Yaşamak İstiyoruz! Ama artık yeter! Yok sayılanlar kendisini var edecek! Sağlık işçileri yok sayılmaya ve sefalet ücretlerine razı olmayacak.”

SUR AJANS

Editör: Haber Merkezi