Bahardır, papatyaların boyverdiği mevsim. Bozkır çiçekleri kokulu havayı soluyorsun. Doğa, podyuma çıkmış ve rengarenk giysileriyle defilede! Kanatların olsa uçacaksın. Seviyorsun insanları! Yaşamak güzel diyorsun.
Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de, Afganistan’da bombalar patlıyor! Kentler, yerle bir! Ortalıkta insan cesetleri… Cezayir, Vietnam, Filistin’i anımsıyorsun! Ve gözünün önünden gitmeyen Kürdistan ve Halepçe vahşeti… Ve Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sürüyor! Dehşete kapılıyorsun! Hayata da, insanlığa da güvenini yitiriyorsun! Silah tekellerinin ağzı kulaklarında! Lanet olsun kanlı devletlere diyorsun. Lanet olsun silah tekellerine!
“aynı çağı yaşadığımız koca bir yalan /her coğrafyada ayrı bir takvim /yüz yüze olduğumuz mevsimler ayrı ayrı...” diyorsun ve susuyorsun!
AYDIN ALP – YÜREĞİM ÜLKEM GİBİ - CEM YAYINEVİ -1993
RUHLAR MAHŞERİ'' -' (Toplu Şiirler)'' - JJ YAYINLARI' -' 2015
Bileşik kaplar örneği dibe çekiliyoruz! Sadece savaşın olduğu ülkeler mi kötü! Hayır, kötülük çoğalıyor ve yaygınlaşıyor! Benim kötülükle işim olmaz. İflah olmaz bir şair yüreği taşıyorum! Her bulunduğum yerde, kahkahalarımla dostlar arasındayım! Ama ne yazık ki herkes dost değil, olamaz da. Hayatın boyunca mert ve fedakâr yaşamışsın! Çevrendekiler, eli kalem tutan insanlar… Köyün saf delisi gibi her insana sevgiyle bakıyorsun! Bir şiirimde dediğim gibi, üzerime gelen akrebi bile, kollarını açmış, kucaklamaya gelen dost sandığım oluyor! Benim kötülükle işim olmaz; ama biri kötülük etmeye kalkarsa, Çakal Carlos olsa sur dibine götürürüm! Yani hiçbir alçaklığa, eyvallahım da olmaz! Dost sandığın kimi insanların,' yılan gibi tısladıklarının birden ayrımına varıyorsun! Kanın donuyor! Bu nasıl iş yarabbim! İyi olmak, bu kadar mı kötü*''''' ''''''''''''''''''
Gül demeti ve yılan
aşkım
doruklardan derlediğim
bir gül demeti
güller çok güzeldi... çok güzeldi...
ve sonra birden bir tıslama
günlerce kendime gelemedim
güller çok güzeldi... çok güzeldi...
rüyalarımda hep gözlerimin önünde
yine de o gül demeti... o gül demeti.
ıslak taneciklerin titreştiği
yüreğimi kanatlandıran yapraklarıyla
aklımı kamaştıran o gül demeti
rengarenk ve mis kokuluydu
ucunda ölüm bile olsa
koklayacağım o gül demeti
benim olacak kadar yakınımdaydı
ruhumun derin sularında
süzülen o gül demeti
hep bulup yitirdiğim o gül demeti
o gül demeti... o gül demeti...
ölüm tıslayarak geldi
günlerce komada kaldım
rüyalarımda hep o gül demeti
o gül demeti
yılan değil düş kırıklığıydı
zehirleyen yüreğimi
hâlâ da gözlerimin önünde
kucaklanası o gül demeti
koklanası o gül demeti
o gül demeti
kalbimi kurutan ölüm onunla geldi
AYDIN ALP - AMED’İN DOLUNAYI - SÎ YAYINEVİ 2002
RUHLAR MAHŞERİ' (Toplu Şiirler)' JJ YAYINLARI – 2015
Mertliğe diş biliyor namertler! Bencil, sevgisiz, asosyal, önyargılı ve korkak tipler… Ömürlerinin değiştirmeye yetmeyeceği kalaslıkta tipler… ‘’Hani ejderha olsan kâr etmez!’’ Olan, şair duygularına oluyor! Düş kırıklığı, kalbini acıtıyor! Ah hayat, bir yanıyla böyle alçaktır işte diyorsun. Yüreğinin ta derinliklerine bir sıkıntı çakılıyor! Birkaç gün, vurgun yemiş gibi dolanıyorsun. Sonra bu iflah olmaz şair yüreğinle yine diyorsun: Ben hiçbir alçak ve alçaklık için kişiliğimi değiştirmem!
Bir dönemeçte olduğumuzu, insanlığın irtifa kaybettiğini biliyorsun! Bütün değerler, alabora oluyor! Korkular, kaygılar ve geleceğe güvensizlik; insanlığı dibe çekiyor! Gerçi dogmalar da yerle bir oluyor! Belki de yeni dogmalar gündemde… Sen yine bu iflah olmaz şair yüreğinle bir güzel güneş doğsun insanlığa diyorsun. Yaşamak, eşit ve özgür bir ülkede ve kardeşçe olsun! Dünya dönmeyi değil, dönekliği bıraksın! Her şey onurlu ve mertçe olsun! Kandan ve gözyaşlarından para kazananlar kahrolsun! Kahrolsun savaşlar ve kanlı devletler ve tekeller! Ah silahlara değil, üretime yatırım yapılsın! İç açıcı yazılarda buluşmak dileğiyle sevgiler, saygılar…