Seni seviyorum/ji te Hezdikim... I love you, haziranda ölmek de seni sevmek de zor...

Kanımla yazdığım bir dua ve boynumdan çıkarmayacağım muskamsın sen artık. Yaramaz ve uslanmaz çocuksu  yaralarıma rağmen seni seviyorum...

Bazen ülkemin en uzak en tuzak ve en silik bir haritasında kalbi paramparça bir uçurtmayım; seninle mavi göklere uçmayı bekleyen.

Bazen de "Haziran Ayında mavi benekli bir çocuğum" ve bunu bir ben biliyorum ama nedense hep sende kilitli kaldım ve senden başkasına dönmüyor dilim de elim de... Ahh nedense kimse bunu bilmiyor ve buna sen de dahilsin  biliyor musun. İşte bu yüzden Sevmek kimi zaman rezilce ve bitli bir  korku olsa bile "Ben Sana Mecburum" sevgilim hem de Atilla İlhan'dan iki güvercin fazlası...

Nazende ve sazende sevgilim biliyor musun bazen de bir film repliğindeki kırmızı yanaklı ve kırmızı rujlu bir elmanın ikiye bölünmüş; biri yetim, biri öksüz iki kardeş payıyım...

Yere düşmüşüm, bilmediğim sarı benekli ve üstünde "Haziran'da Ölmek Zor"yazan bir cüzdandan. Tut ellerimden, kaldır beni yerden ve üç kez

Bu kimin?

Bu kimin?

Bu kimin?

diye bağır ama ne olursunuz hiç kimse cevap vermesin. İşte sessizliğin tam zamanı...Şşşttttt.... El amann herkes sussun ki  sahipsiz kalayım ve sadece sen beni sahiplen....

Sen sahipken ki

Haziranda ölmek Zor olsa bile ben hep seni seveyim ve senin için her Haziran yeniden yeniden öleyim senin doğduğun günün ertesi...

Ve biliyorum Haziran da ölmek de zor seni sevmek de ana ben her Haziran seni ölmeye de sevmeye de Haziran dünden bilesin sevgilim...

Sen Kürtçe, Türkçe,  İngilizce, Fransızca ve dahi dünyanın bilinen ve bilinmeyen tüm dillerinde tek makamsın... Je t'aime... Seni seviyorum... Ez jı te hezdıkım… I love you...

HAZİRAN'DA SEN

Ağustos'ta sen,

An-Kara'da sen,

Suruç’ta sen,

İdam sehpasında sen....

Dostlukta sen,

Ölümde sen,

Aşkta sen,

Kardeşlikte-yoldaşlıkta sen;

Hep sen, hep sen

İlle de sen, ille de sen...

EKİM'DE SEN

Haziran'da sen

HAZİRAN’DA SEN

Öylesine bizdendin ki sen

Yüreğimizde yanan ateşti ben...

Haziranda biz sendeydik

Ağustosta sen bizdeydin

Kardeşçe hep ölümlerdeydik

(Haziranda ölmek zor olsa da)...

Sen bizdendin bizdin

Biz sendeydik

Sana hasrettik

Her ölüşümüzde çocukça...

Sen ömürdün nardın ömrümüze,

Papatyaydın hardın çocukluğumuza...

Bazen HAZİRAN kadar yakın

Bazen AĞUSTOS kadar uzaktın...

I am Spartacus.

Özgürce, insanca

Seni seviyorum,

I love you,

Ez jı te hezdikim...

Bütün dillerin ve halkların kardeşliğinde seni seviyorum...

Seni seviyorum. Seni seviyorum... Seni seviyorum. Seni seviyorum... Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum. Seni seviyorum... Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...

Seni seviyorum... Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...Seni seviyorum...

Nazım Hikmet gibi

"Seviyorum seni ekmeği tuza banıp yer gibi

geceleyin ateşler içinde uyanarak

ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi

ağır posta paketini, neyin nesi belirsiz,

telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi,

seviyorum seni denizi uçakla ilk defa geçer gibi.

İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık

içimde kımıldanan bir şeyler gibi,

seviyorum seni "Yaşıyoruz çok şükür!" der gibi."

Yalandan, dolandan, namussuzlardan, çakallardan faşist iktidarlardan, emperyalist şeytanlardan, kolu kanadı kırık eski aşklardan ve hiçbir şeyden korkmadan seni seviyorum...

Hayat 0ç dakika, üç saniye. Bir nefes aldın, veremedin bitti; her şey... Son nefesi vermeden  bağır, çağır ve  haykır...Seni seviyorum...Hiçbir şeyden korkmadan, özgürce ve  insanca  sevgiline, annene, babana, kızına, oğluna ve  kardeşine seni seviyorum de...

Bağır, bağır, bağırabildiğin kadar  sağır olana dek korkak  bağırsakların  seni seviyorum.... İnsan ancak sevgiyle yaşar. Seni de dünyayı da insanlığı da ancak sevgi kurtarır. Çünkü Allah bizi her şeye rağmen hep sevdi, seviyor ve sevecek ...

Hayalini bile kuramadığım bir intikamsın sen artık ve seni seviyorum...

Seni seviyorum...

Aşk mı üstün onur mu? Seydamın verdiği cevabı bilemem ve seninle  bu tartışmalara da girmeyeceğim ; ama seni  seviyorum.

Sen  Kürtçe, Türkçe,  İngilizce, Fransızca ve dahi  dünyanın bilinen ve bilinmeyen tüm dillerinde  tek makamsın...Seni seviyorum...