Sondakika: 2 belediyeye daha kayyım atandı Sondakika: 2 belediyeye daha kayyım atandı

(SUR AJANS)

Diyarbakır’ın tarihi Sur ilçesinde, 2015 yılındaki çatışmaların ardından yeniden inşa edilmeye başlanan iş yerlerinin üst katlarında kaçak yapılaşma hızla arttıyor. Yeni binaların üst katlarına yapılan kaçak eklemeler, tarihi dokunun yanı sıra yerel yönetimlerin denetim eksikliklerine dair ciddi soru işaretlerine neden oluyor. Sur Belediyesi ile Valiliğe bağlı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün bu soruna karşı sessizliği ise dikkatleri üzerine çekiyor.

Kaçak yapılaşmanın boyutu artıyor

Sur ilçesinde, 2015’teki çatışmaların ardından yeniden inşa edilen iş yerlerinin üst katlarında yükselen kaçak yapılar objektifler yansıdı. Görüntüler yapı ruhsatları ve denetimleri ile ilgili ciddi eksikliklerini gözler önüne seriyor. 

Yeni Foto (71)

Son dönemlerde kentin kronikleşen sorunları arasında yer alan 'kaçak yapılaşma' özellikle, tarihi surlara yakın bölgelerdeki binaların üst katlarında kendini hissttirmeye başladı.  Yapılan kaçak eklemeler, hem güvenlik hem de çevre açısından risk oluştururken, bölgede ilgili otoritelerin bu kaçak yapılaşma konusunda herhangi bir önlem almamış olması, akıllarda soru işareti bırakıyor.

Belediyeler ve bakanlık ne yapıyor?

Kaçak yapılaşma ile mücadelede en başta yerel yönetimlerin sorumluluğu bulunuyor. Belediyeler, yapıların ruhsatlarını denetler, ruhsatsız yapılara karşı yıkım işlemi gerçekleştirebilir ve imar planına aykırı yapılaşma durumlarında denetim yapar. Ancak Sur ilçesinde, Sur Belediyesi’nin bu konuda herhangi bir adım atmadığı ve denetimlerin yetersiz olduğu iddiaları ortaya çıkan tablo ile uyuşur nitelikte. 

Yine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, büyük ölçekli imar planları, kentsel dönüşüm projeleri ve genel imar uygulamalarında denetleme yetkisine sahip.

Öte taraftan bakanlık, yerel belediyelerle işbirliği yaparak kaçak yapıların denetimini sağlıyor. Diyarbakır’daki kaçak yapıların hızla artarak devam etmesi ise bu işbirliğinin etkinliğini sorgulayan bir tablo ortaya koyuyor. Bölgede yapılan kaçak yapıların tespiti konusunda da henüz bir adım atılmadığı görülüyor.

Zabıta müdürlüklerinin rolü ve denetim eksiklikleri

İmar Kanunu'nun ilgili maddeleri, ilçe ve büyükşehir belediyelerinin zabıta müdürlükleri, kaçak yapıların tespiti ve yıkımı noktasında yetki veriyor. Ancak, Sur’daki zabıta ekiplerinin bu konuda etkili bir denetim gerçekleştiremedikleri için kaçak yapılar yükselmesi durdurulamıyor.

Sur'daki son görüntü ise "Kaçak yapıların yükseldiği yerlerdeki zabıtanın gözlemlerine dayalı raporlar ile işlemler yetersiz mi" sorusunu akıllara getiriyor.

Tarihi Sur'a zarara veriyor

Diyarbakır’ın Sur ilçesi, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan ve önemli tarihi yapılara ev sahipliği yapan bir bölge.

Kaçak yapılaşma, sadece kent estetiğini bozmakla kalmıyor, aynı zamanda tarihi surlar ve yapılar için de büyük tehdit oluşturuyor.

Tarihi bölgedeki yapısal bozulmaların, yerel halkın ve ziyaretçilerin güvenliği açısından da ciddi sonuçlar doğurabilecek tarzda. 

Yetkililerin sessizliği yurttaşların gündeminde

Hem Diyarbakır genelinde hem de Sur'da kaçak yapılaşma, özellikle son 8 yıllık kayyım dönemiyle birlikte artan bir sorun olarak gündemdeki yerini alıyor. Yerel yönetimler ile ilgili bakanlıklar, henüz bu durumu dair kapsamlı bir çalışma takvimi oluşturmuş değil ve duruma 'seyirci olma' pozisiyonunda bulunuyor.

Bölgede yaşayan yurttaşların günlük konuşmalarına 'kaçak yapılaşma' rutin hal alırken, yetkililerin bu soruna dair çözüm odaklı hamlelerde bulunmamasına yönelik kuşkulu soru işaretleri akıllarda yer edinmeye devam ediyor.

Sur'un tarihi dokusunun korunması ve kaçak yapılaşmanın önlenmesi için daha etkin denetimlerin ve caydırıcı yaptırımların uygulanması ise yurttaşları ortak paydada buluşturuyor.

Haksız kazanç toplumsal eşitsizliği derinleştiriyor

Ticari mekanların kaçak kat hamlesi özellikle dükkan sahiplerinin ekonomik avantaj sağlamalarına imkan tanırken, aynı zamanda yerel halkın mağduriyetine de neden oluyor. Bazı yurttaşlar ise Sur’daki tabloyu haksız kazanç sağlama çabası, imar yasalarının ihlali ve kamusal kaynakların doğru kullanılamamasıyla paralel olduğunu savunuyor.

Editör: Haber Merkezi