Şenyaşar ailesinin dosyasında kısıtlılığın devam etmesinin “adil yargılama hakkı ihlali” olduğunu belirten TBB Başkanı Erinç Sağkan, “Dosyada somut adım atılmaması bizi kaygılandırıyor” dedi.

Urfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde İbrahim Halil Yıldız'ın koruma ve yakınlarının saldırısında eşini ve çocuğunu kaybeden Emine Şenyaşar’ın Urfa adliyesi önünde başlattığı “Adalet Nöbeti” bir yılını geride bıraktı.

Şimdiye kadar bir çok STK, siyası parti, hak savunucusu ve duyarlı kesimler tarafından ziyaret edilen Şenyaşar Ailesi, “Adalet Nöbeti”ni sürdüyor. Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, “4 yıl önce meydana gelen bir olaydan bahsediyoruz. 3 veya 4 ay önce değil, 4 yıl önce gerçekleşen bir olay. Hastanede tanıkların gözü önünde yaşanan bir olay. Haliyle bu kadar uzun süre soruşturma sürecinin devam ediyor olması adil yargılama hakkı bakımından şüphesiz bir ihlal teşkil ediyor” dedi.

Mezopotamya Ajansı’na konuşan Sağkan şunları söyledi:

“Kısıtlılık kararı verilmesi özellikle bir dosyanın maddi bir gerçeğe ulaşmak noktasında delillerin sağlıklı toplanması bakımından gerekli. Ancak her şeyden önce 4 yıl önce meydana gelen bir olaydan bahsediyoruz. 3 veya 4 ay önce değil, 4 yıl önce gerçekleşen bir olay. Hastanede tanıkların gözü önünde yaşanan bir olay. Haliyle bu kadar uzun süre soruşturma sürecinin devam ediyor olması adil yargılama hakkı bakımından şüphesiz bir ihlal teşkil ediyor.

“Kamuoyu dosya hakkında bilgilendirilmeli”

Bugüne kadar ailenin adalet arayışına karşı, bir soruşturmanın tamamlanıp kovuşturma sürecine dönememesi, şüphelilerin hala gözaltına alınarak ifadelerinin alınmamış olması çok vahim bir tablo. Bu tablo içerisinden adil bir yargılama süreci çıkacağına inanmak da çok güç olacaktır. Gelinen noktada ivedilikle başsavcılığın bu dosyanın hangi aşamada olduğunu, o kısıtlılık kararına zarar vermeyecek ölçüde ailenin avukatları ve aileyle görüşerek bilgilendirmesi gerekir. Şüphelilerin bir an önce tespit edilerek gözaltı, yakalama, ifade unsurlarının tamamlanması suretiyle davanın bir kamu davasına evirilmesi ve her şeyden önce vicdanların tatmin edilmesi gerekiyor. Kamuoyunun bilgilendirilmesi gerekiyor.

Sağkan’ın başsavcılıktan beklentisi

Gizlilik korunan dava dosyasında hızlı şekilde iddianame düzenlenerek kovuşturma sürecine evirilmesi lazım. Kısıtlılık kararı kalksın ve bizler dosyaya vakıf olarak bugüne kadar nelerin yapıldığını, bu gecikmenin neyden kaynaklandığını görebilmeliyiz. Bundan sonra adaletin tesisi için nelerin yapılması gerektiğini bilmemiz gerekir. Dosya hakkında hiçbir bilgimiz yok. 4 yıldır devam eden bir soruşturma süreci var ve toplanan delillerin ne olduğunu, kimlerin şüpheli olduğunu bilmiyoruz. Bugüne kadar neden gözaltı ve yakalama işlemleri olmadığı konusunda hiçbir fikrimiz bulunmuyor. Bu unsurların giderilmesi Urfa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın görevindedir. Beklentimiz de bunun için başsavcılıktandır”

SUR AJANS

Editör: Haber Merkezi