Tren

masa başında fetva verdiniz

karınca ve arıyı hor gördünüz

oysa onlar

tarlada kır

tezgâhta ter

türküsü çığırıyordu

doğuz doğuruyordu

dağ yamaçlarında

arkadaşlık vardı amaçlarında

aşk vardı

nazım'ın deyişiyle şimdi

yaşayın bakalım

"kendi yüreğinizin kabuğunda"

makinistini vurduğunuz bu tren

daha çok bekler bu istasyonda