SUR AJANS- Kocaeli 2 No'lu F Tipi Kapalı Cezaevi'nde geçtiğimiz hafta tutuklulara, arama adı altında yapılan koğuş baskınlarında başgardiyanın şiddetine maruz kaldı.
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi, yaşananları yerinde gözlemlemek için cezaevine ziyaret gerçekleştirdi. Avukatlar, ziyaretin ardından ise tutsaklardan Adem Dinç’in gardiyanların fiziksel şiddetine maruz kaldığını ve vücudunda darp izleri olduğuna dair kamuoyuna açıklamada bulundu.
ÖHD’li avukatlar, daha sonra cezaevindeki işkenceye dair Kocaeli Barosu, Kocaeli Tutukevleri İzleme Kurulu ile Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na başvurarak, konuyu Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekillerine bildirdi.
Şiddeti anlattı
ÖHD üyesi avukat Hanne Baytürk, Kocaeli 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde yaşananlara ilişkin ajansımıza konuştu.
Cezaevine gerçekleştirdikleri ziyarette tutsak Adem Dinç’in işkenceye maruz kaldığını gördüklerini belirten Baytürk, Dinç’in aktarımlarına göre koğuş aramaları sırasında cezaevi başgardiyanın kendilerini “provoke” edecek şekilde davrandığını söyledi. Başgardiyan hakkında suç duyurusunda bulunan tutsaklara “Adımı yanlış yazıyorsunuz, bana başkan diyeceksiniz” dediğini aktaran Baytürk, “Daha sonra Dinç ve yanında kalan 2 kişi odaları yerine başka boş bir odaya götürülüyorlar. Ardından Adem Dinç oradan da alınarak, ‘Eşyalarını toplamaya götürüyoruz’ denilerek kendi odasına geri götürülüyor. Burada başgardiyan ve yanındaki gardiyanlar, Dinç’e dönük bir işkence gerçekleştiriyor. Önce başgardiyan, Dinç’e tokat atmaya çalışıyor. Dinç kendini korumak için kollarını kaldırdığında attığı tokat koluna denk geliyor. Kolunu kaldırdığı için diğer gardiyanlardan ikisi kollarını diğer bir gardiyan ise arkadan boğazını sıkıyor. Başgardiyan tokat atmaya başlıyor. Ondan sonra Dinç tek başına başka boş bir odaya götürülüyor” diye aktardı.
Darp izleri görüldü
Dinç’in sonrasında revire çıkarak kendisine uygulanan şiddeti anlattığını belirten Baytürk, “Zaten gözünün etrafında şişlik ve içinde de kan toplama durumu söz konusu. Biz de ziyarete gittiğimizde halen gözündeki kan toplandığının şahidi olduk. Yani işkencenin tanığı olduk. Revirdeki doktor da raporu yazmak istemiyor. Dinç de eğer kendisine rapor verilmeyecekse hastaneye sevkini istiyor. Bunun üzerine revir doktoru rapor yazıyor” dedi.
Raporun ne müvekkillerine ne de kendilerine verilmediğini söyleyen Baytürk, rapora ulaşamadıkları için işkencenin raporlaştırılıp raporlaştırılmadığını bilmediklerini söyledi.
Şiddet ve çıplak arama
Başgardiyanın 13 Mart tarihinde de 7 tutsağa şiddet uygulandığını hatırlatan Baytürk, o dönemde resim atölyesine giden 7 tutsağın çıkışta ilk olarak elle sonra dedektörle arandıklarını ardında da çıplak arama dayatmasına maruz kaldıklarını ifade etti. Bu duruma itiraz eden müvekkilleri Mehmet Şirin Tekmenüray’ün yere yatırıldığını ve başgardiyanın “Sen çıkarmazsan biz çıkarırız” diyerek kafasına ayağıyla basıp üstünü çıkarttıklarını ifade eden Baytürk, müvekkillerinin daha sonra süngerli odaya götürüldüğünü ifade etti.
Darp raporu işlenmedi
Baytürk, Tekmenüray’ın rapor almak için revire gittiğini belirterek, bu durum ile ilgili suç duyurusunda bulunduklarını ve bu süreçte raporun işlenmediğini öğrendiklerini dile getirdi. Baytürk, “Biz de doktor hakkında Türk Tabipleri Birliği’ne bir şikâyette bulunmuştuk. Şu anda Adem Dinç’in kendisi suç duyurusunda bulundu” diye belirtti.
Başgardiyan hakkında suç duyurusu
Avukatlar olarak Adem Dinç’in maruz kaldığı şiddete ilişkin Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığı’na “işkence ve görevi kötüye kullanma” suçlarından suç duyurusunda bulunduklarını belirten Baytürk, başgardiyanın daha önceden de tutsaklara işkence uyguladığı bilgisine ulaştıklarını cezasızlık politikası nedeniyle eylemlerine devam ettiğini ifade etti.
Soruşturma başlatıldı
Kocaeli Barosu’na bir heyet oluşturup Kocaeli Cezaevi’ni ziyaret etmeleri yönünde başvuru yaptıklarını, Kocaeli Tutukevleri İzleme Kurulu’na da resmi başvuru yaptıklarını söyleyen Baytürk, DEM Parti vekillerine durumu iletmeleri üzerine kendilerinin de Adalet Bakanlığı’na soru önergesi verdiğini ifade etti.
Baytürk, “Milletvekillerine yapılan dönüşte, başgardiyan hakkında soruşturma başlatıldığı bilgisini aldık. Ancak kamuoyuna açık bir soruşturma olmadığı için içeriğini ya da yaptırımını şu an bilmiyoruz. Cezaevindeki işkence durumunu ortaya koymak için çabalarımız devam edecek” diye belirtti.
Cezaevindeki ihlaller
Kocaeli 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde birçok sorunun olduğunu dile getiren Baytürk, koğuşların sık sık dağıtılarak arandığını ve kitap ile defterlere el konulduğunu belirtti. Yapılan incelemeler ardından tutsaklara defter ve kitapları verilmese de tutanak tutulmadığı için benzer durumun tekrar ettiğini belirten Baytürk, hastaneye sevk konusunun sorunlu yemeklerin kötü olduğunu ve hasta tutsaklara uygun yemek verilmediğini, tutsakların hayatlarını devam ettirecekleri aktivitelerin sınırlı olduğunu ifade etti.
Tutsaklar için bir tek resim atölyesinin açıldığını diğer atölyelerin ise çeşitli gerekçelerle reddedildiğini söyleyen Baytürk, İdare ve Gözlem Kurulu kararlarıyla tutsakların tahliyelerinin engellendiğini, cezaevi idaresinin tutsaklarla ve kendileriyle görüşmeyi kabul etmediğini ifade etti.