Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Diyarbakır’da siyasete ilişkin elle tutulur bir mesaj vermediğini, bu boşluğu gerilim siyaseti ile örtmeye çalıştığını ve bu dilin AK Partiden kopan muhafazakar Kürt seçmenin geri kazanılması için ikna edici olmadığını söyledi.
Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Vahap Coşkun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Diyarbakır’da yaptığı en son konuşmasının etkilerini Sur Ajans’a değerlendirdi.
Coşkun, Erdoğan’ın Diyarbakır ziyaretinin bir heyecan yaratmadığını ve AK Partiden uzaklaşan muhafazakar Kürt seçmeni geri kazanma konusunda yetersiz kaldığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Diyarbakır'da toplu açılış töreninde konuşuyor
'Ortaya çıkan tablo AK Parti açısından iyi gözükmüyor'
Devlet bürokrasisinin ciddi hazırlığına rağmen mitinge katılımın düşük kaldığına işaret eden Coşkun, şöyle konuştu: “Değişiklik her konuda kendini gösteriyor. Cumhurbaşkanının gelişini Valilik çok büyük bir hazırlıkla duyurdu. Ama genel itibariyle baktığımızda Diyarbakır’da çok büyük bir etki uyandırmadı. Dolayısıyla ortaya çıkan tablo AK Parti açısından iyi gözükmüyor. Daha önce böyle toplantılar için daha büyük meydanlar tercih edilirdi. Çevre illerden çok sayıda AK Partili alan taşınırken, istenilen kalabalıklar toplanamadı. Genel olarak baktığımızda bir heyecan yaratmadığını söyleyebiliriz.”
23 ekim İstasyon Meydanı
‘Bu dil o seçmeni geri getirmeye ikna etmez’
Diyarbakır mitinginde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın herhangi bir mesaj vermediğini ifade eden Coşkun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kardeşlik ve Diyarbakır mesajlarının dışında herhangi bir şekilde siyasete veya AK Parti’de bir siyasi değişikliği işaret edecek herhangi bir mesaj vermedi. Dolayısıyla bu mesaj eksikliğini daha ziyade gerilim siyasetiyle örtmeye çalıştı. Demirtaş ve Sancar'ın Kürt olmadığını söyledi. Bu dil çok sorunlu; kimseyi Demirtaş'ın Kürt olmadığına ikna edemez. Sancar'ın Kürt olmaması da HDP seçmeninin tercihini değiştirmez. Bu siyasetin herhangi bir şekilde AK Partiye bir fayda vereceğini düşünmüyorum. Bu siyasetin Kürt seçmenden karşılık bulması çok zor. Erdoğan’ın bu ziyareti ve bu ziyarette kullanılan dil ve sahneye çıkartılan aktörler Kürtlerle mesafeyi daraltacak bir tavır değil. Bu AK Parti’nin bölgedeki kan kaybını durduracak bir tavır değil. O nedenle AK Parti açısından önümüzdeki seçimler en zor seçim olacak. Muhafazakar Kürt seçmenin bir kısmı zaten AK Parti’den uzaklaşmıştı. Bunların bir kısmı kendilerine yeni bir adres de buldu. Bir kısmı da halen kararsızlar alanında duruyorlar. AK Partiden uzaklaşan seçmenin geri kazanılması açısından bu siyasetin yetersiz olduğunu düşünüyorum. Bu dil o seçmeni geri getirmeye ikna etmez. Ancak burada muhalefetin de Kürt seçmene nasıl yaklaşacağı önemli. Zaten AK Parti ile arasına mesafe koymuş Kürt seçmeni kazanması daha da güç hale gelir.”
SUR AJANS / ÖZEL