Eğitim

Veli-Der: Hatay’da 2 derslikten biri kullanılamaz halde

Öğrenci Veli Derneği(Veli-Der), çocukların açlıkla baş başa bırakıldığını vurgulayarak, “Türkiye okul yemeği koalisyonu”nu oluşturduklarını açıkladı. Veli-Der Genel Merkez Yönetiminden Aysun Kaya, ücretsiz okul yemeği için herkesi okul yemeği koalisyonunda seslerine ses katmaya çağırdı. Öğrenci Veli Derneği ayrıca okullardaki ÇEDES uygulamalarına da son verilmesini istedi.

Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der), Kartal Meydanı Atatürk Anıtı önünde “Türkiye okul yemeği koalisyonunu oluşturuyoruz” diyerek açıklama yaptı.

Açıklamaya Veliler, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Birleşik Emekliler Sendikası, Kent Konseyi, Eğitim Sen ve Tüm Emekliler Sendikası katıldı.

Açıklamayı Veli-Der Genel Merkez Yönetiminden Aysun Kaya okudu.

‘Okul yemeği koalisyonunda sesimize ses olmaya çağırıyoruz’

Kaya, çocukların açlıkla baş başa bırakıldığını belirterek, “Yetersiz beslenme, çocuğun okul için hazır bulunuşunu, akademik başarısını ve okula devamını da etkiliyor. Dünyada bu sorunların çözümü için en etkili ve en yaygın şekilde kullanılan müdahale programı okul yemeği. Bugün Öğrenci Veli Derneği olarak çocuklarımızın eşit, parasız, laik, kamusal eğitim hakkı için tarihi bir çağrı yapıyoruz. Tüm okul velilerini, demokratik kitle örgütlerini çocuklarımızın geleceğine sahip çıkan herkesi Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu’na çağırıyoruz. Kitlesel okul terklerinin durması, yoksulluktan kaynaklı çocuklarımızın çocuk yaşta çocuk işçiliği yapmak zorunda bırakılmaması, yetersiz beslenme, gelişim yetersizliği, sağlık sorunlarıyla baş başa bırakılmaması için herkesi Türkiye Okul Yemeği Koalisyonun da sesimize ses olmaya çağırıyoruz” dedi.

‘MESEM uygulamasına son verilmeli’

Aysun Kaya, ‘4 gün iş, bir gün okul’ sloganıyla patronlara ucuz iş gücü kaynağı olarak sunulan meslek lisesi öğrencilerinin Mesleki Eğitim Merkezleri’nde (MESEM) can güvenliği olmadan çalıştırıldığına ve okullardan koparıldığına dikkat çekerek, öğrencilerin salgın, deprem ve artan yoksulluktan kaynaklı akın akın okullarını bırakmak zorunda kaldıklarını dile getirdi.

‘ÇEDES ve tüm protokoller iptal edilmeli’

Kaya şunları kaydetti: “Yapılan son yönetmelik değişiklikleri ile de devamsız olan öğrencilerin MESEM’lere yönlendirilmesi düzenlenmiş, mevsimlik tarım işçisi olarak çalıştırılan çocukların okula kayıtları sosyal devletin sorumluluğundan çıkarılıp ailelerine bırakılmıştır. Yapılan bu yönetmelik değişiklikleri ile ve yoksulluğun, zamların artışı ile birlikte başta okul yemeği olmak üzere gerekli önlemler alınmazsa okul terkleri daha da büyük boyutlara ulaşacaktır. Okul yemeği okul öncesinden itibaren her kademe ve tüm okul türlerinde acilen yaşama geçirilmelidir. İhtiyacı olan tüm öğrencilere eğitim desteği sağlanmalıdır. MESEM uygulamasına son verilmeli, çocukların okullarına dönüşü sağlanmalıdır. Laik, bilimsel olmayan eğitimin kamusal olmasından da söz edemeyiz. ÇEDES ve imzalanan onlarca protokol, iş birliği ile STK adı altında çeşitli yapılar, kişiler okullarımızda ideolojik çalışma yürütmekte, öğretmenlik mesleği hedef alınmakta ve çocuklarımızın eğitim hakkı ihlal edilmektedir. Yıllardır imzalanan protokollerin devamında ÇEDES ile bu yapılar ve kişilerin yürüttükleri faaliyetler 81 ilde tüm okullarda yaygınlaştırılarak kalıcı ve sürekli hale getirilmiştir. ÇEDES ve tüm protokoller iptal edilmelidir.”

Deprem bölgesinde 4 milyonu aşkın okul çağındaki öğrencinin depremden olumsuz etkilendiğini söyleyen Kaya, “Deprem bölgesindeki çocuklar yoksulluğu diğer illerden daha da yoğun yaşamaktadır. Gerekli önlemler alınmazsa deprem bölgesindeki öğrenciler için okul terkleri en büyük risk olacaktır” dedi.

‘Hatay’da neredeyse iki derslikten biri, dersliklerin yüzde 45,4’ü kullanılamaz hâle geldi’

Açıklamaya şöyle devam edildi: “Depremler nedeniyle birçok okul yıkıldı veya hasar aldı. Son açıklamalara göre, deprem bölgesinde 936 okul kullanılamaz hâle gelirken bu sayı derslikler için 11 bin 738’dir. Depremin eğitim ortamlarına etkisinin en güçlü olduğu il gerek oransal gerekse sayısal olarak Hatay oldu. Hatay’da neredeyse iki derslikten biri, dersliklerin yüzde 45,4’ü kullanılamaz hâle geldi. MEB 11 bin 738 dersliğin yeniden yapımı için planlama yapıldığını söyledi. Ancak, bu çalışmaların hangi aşamada olduğuna ilişkin kamuoyu ile paylaşılan bir bilgi yok. Okul sayısı yetersizliğinden kaynaklı çocukların okula ulaşımı aileler için ciddi bir maddi yük haline gelmiştir.”

Talepler

Açıklamada depremle alakalı talepler ise şöyle sıralandı:

“-İhtiyacı olan tüm öğrencilere burs desteği verilmeli.

-Okullara ulaşım için ücretsiz servis sağlanmalı.

-Başta nüfusun yoğunlaştığı yerleşim yerlerinde, kırsal alanlarda eğitim ortamları sağlanmalı.

-Her okula en az bir psikolojik danışman ve rehber öğretmen atamasının yapılmalı.

-Yıkılan, hasarlı okulların, dersliklerin inşasının tamamlanmalı.

-Kaynak, internet, elektrik alt yapı sorunlarının çözülmelidir.

-Deprem ülke geneli açısından büyük bir tehlikedir. Deprem güvenliği için okullara yeterli bütçe, kaynak ayrılmalı.

-MEB il il, ilçe ilçe, okul okul okulların deprem güvenliği ile ilgili okul, ilçe, il web sitelerinde gerekli açıklamaları, bilgilendirmeleri yapmalı, tüm okulların deprem güvenliği sağlanmalıdır.”

“Mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz”

Açıklamada, “Hiçbir veli, hiçbir çocuğumuz yaşadığı sorunlarda kendini yalnız hissetmesin. Öğrenci Veli Derneği olarak çocuklarımızın yaşadığı sorunlara çözüm olmak için mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Bizim çabamız, mücadelemiz çocuklarımıza hayalleri kadar büyük bir gelecek yaratma mücadelesidir.”