Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Ankara’da bulunan bir otelde Seçim Beyannamesi’ni açıkladı. Yeşil Sol Parti’nin seçim sloganı Türkçe “Buradayız, birlikte değiştireceğiz”, Kürtçe “Dîsa em” olarak belirlendi. Sloganlar, lansman etkinliğinin düzenlendiği otelin salonuna asıldı.
Kürtçe “Dîsa em” isimli seçim şarkısını tanıtan Yeşil Sol Parti, ayrıca söz müziği gönüllülere ait olan “Buradayız” isimli şarkının da tanıtımını yaptı.
Türkçe seslendirilen “Buradayız” isimli şarkısında kısa bir kesit şöyle:
Bizler bizler Yine Biz’ler
Onlarca milyonlarız Bizler
Kazanacak olan Biz’iz
Özgürlük biziz Çözüm bizler
Seçim şarkısının Kürtçe “Dîsa em” isimli şarkıda şöyle:
Dîsa dîsa em
Xeta serfîrazî yê
Dîsa dîsa em
Her tişt ji bo azadiyê
Seçim beyannamesinin açıklandığı etkinliğe, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüleri Çiğdem Kılıçgün Uçar ve İbrahim Akın ile Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Esengül Demir, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Berdan Öztürk, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanları Saliha Aydeniz ve Keskin Bayındır, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren, SODAP Sözcüsü Kezban Konukçu, SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğur, TÖP Sözcüler Kurulu üyeleri Perihan Koca ve Pelin Kahiloğulları, EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Kürt siyasetçiler Ahmet Türk ve Sırrı Sakık, eski Devlet Bakanı Halil Ziya ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi, aydın, yazar ve gazeteci katıldı.
Etkinlik, Mereş merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen depremde yaşamını yitirenlerin anısına saygı duruşuyla başladı.
Kürt sorunu başta olmak üzere ülkenin temel sorunların çözümüne dair vaatler yer aldığı beyanname, 4 bölüm ve 50 başlıktan oluşuyor.
Dünyada ekonomik kriz ve hegemonya savaşlarının yaşandığı değerlendirmesi yapılan beyannamenin giriş bölümünde, Türkiye’de de başta Kürt sorunu olmak üzere tarihsel, toplumsal ve siyasal sorunların çözülememiş olması nedeniyle yaşanan çoklu kriz ağırlaştığına işaret edildi. Yüz yıllık Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimlerine girildiği vurgulanan beyannamede, 14 Mayıs seçimlerinin dönüm noktası olacağı ve toplumun geleceğinin oylanacağı belirtildi.
Türkiye’nin büyük sorunları olduğuna dikkat çekilen beyannamede, “Yapısal sorunlara karşı yapısal çözümleri savunuyoruz. Tamirat, tadilat, makyaj ve restorasyonla sorunlara köklü çözümler getirilemez. 3. Yol çizgisi sorunların yapısal ve sistemik temelde çözülmesinin yoludur. Ülkede bir yanda AKP-MHP koalisyonu, yani statükocu iktidar güçleri var. Diğer yanda ise restorasyoncu düzen içi muhalefet güçleri var. Statükocu iktidar tam bir ekonomik ve siyasal enkaz yaratmıştır. Restorasyoncu muhalefet ise sorunların asıl nedenine dokunmayan sistem içi sınırlı vaatlerde bulunuyor. Oysa çözüm gerçek değişimde. Çözüm demokratik değişimde. Bu nedenle yolumuz, 3. Yol’dur” diye kaydedildi.
Kürt sorununun demokratik ve barışçı çözümü için mücadele vurgusu yapılan beyannamede, “Meclis, diyalog ve çözüm zeminini kurarak, demokratik müzakere yöntemleriyle tüm toplum için geleceğin kazanılmasına önayak olmalıdır. Bu çerçevede, başta anadilinde eğitim hakkı olmak üzere tüm evrensel kimlik haklarının tanınması için gerekli yasal ve anayasal düzenlemelerin yapılması büyük önem taşır. Kürt sorununda demokratik ve barışçı çözüm için temel insan haklarının ve evrensel hukuk ilkelerinin ağır bir ihlali olan tecridin sonlanması elzemdir. Çözüm savaş ve güvenlikçi politikalarda, silah ve çatışma yöntemlerinde değil, diyalog ve müzakerededir. Türkiye’nin en köklü sorunu olan, Cumhuriyetin demokratikleşmesi ile doğrudan bağlantılı ve iç içe geçmiş olan Kürt sorununun demokratik ve barışçı çözümü için gereken sorumluluğu üstlenmeye geliyoruz. Sorunlarımızı konuşarak, müzakere ederek, diyalog yoluyla çözmek temel yaklaşımımızdır. Barış ile tüm toplum kazanacak, Biz’ler kazanacağız” ifadelerine yer verildi.