Politika

Zeyyat Ceylan: Yüzbinler Diyarbakır Newrozu’nda barış dedi

Yüzbinlerin katıldığı Diyarbakır Newrozu’nu değerlendiren HDP Diyarbakır İl Başkanı Zeyyat Ceylan, alandaki kitlenin verdiği mesaja ilişkin, “Amed Newrozu, barışın, demokrasinin ve özgürlüğün sorunlarını demokratik yol ve yöntemlerle çözümün haykırışı oldu” dedi.

HDP Diyarbakır İl Başkanı Zeyyat Ceylan, 2022 Diyarbakır Newrozu’na ilişkin Sur Ajans’a değerlendirmede bulundu.

Yüzbinlerin katıldığı Diyarbakır Newroz’nun halkın direnci ve sağduyusuyla önemli bir olay olmadan atlatıldığını ifade eden, “Amed Newrozu, barışın, demokrasinin ve özgürlüğün sorunlarını demokratik yol ve yöntemlerle çözmenin haykırışını Amed Newrozu’nda milyonlarla birlikte haykırışını dile getirdi” dedi.

Diyarbakır Newrozu

‘Newroz bir şölendir’

Diyarbakır Newrozu’nun birçok yönü olduğuna işaret eden Ceylan, şunları söyledi: “Amed Newrozu kendini kabul ettirmiş saygınlık kazandırmış. Türkiye’nin ve Kürdistan’ın en büyük kitlesel etkinliği konumunda. Hem Türkiye’nin hem de dünyanın ilgi duyduğu hatta gitme imkanı olmak isteyen insanların gelmek istediği bir Newroz’dur. Birçok yönü var bu Newroz’un örneğin bahar, şölen gibi. Ama bunun bir yandan politik bir yönü var.”

Amed Newrozu arama noktalarında bekleyenler

‘Bir milyona yakın insan 5-6 arama noktasından geçirildi’

Yüzbinlerce yurttaşın katılım sağladığı Newroz’a yönelik yoğun güvenlik önlemlerinden kaynaklı kitlenin nemli bir kısmının da alanın dışında kaldığına vurgu yapan Ceylan şöyle konuştu: “ Milyondan fazla insanın katıldığı bir etkinliğe aşırı güvenlik tedbirleriyle, müdahaleyle yönelmeyi kesinlikle eleştiriyoruz. Bu yöntemi doğru bulmadığımızı belirtmek istiyoruz. Dün biz o Newroz’un eğer kazasız belasız atlatmayı başarabildiysek, Amed halkının direnci, sabrı sağduyusu sayesinde atlatabildik. Yani aşırı bir güvenlik gücü yığılmaya çalışıldı. Bu her haliyle gecikmelere, engellemelere ve en sonunda gerginliklerin de kontrol altından çıkmasına sebebiyet veren bir durumdu. Tüm dünyanın ve basın gözü önünde bunlar gerçekleştirildi. Bir milyona yakın insan, 5 ile 6 arama noktasından geçerek alana ulaşmaya çalıştı. Basın mensuplarının, sivil toplum aktivistleri ile HDP’li yöneticilerin bize söylediği ve kameralara yansıyan görüntülerde alanda olan kitlenin yarısından fazlası bu engellemeler yüzünden alana ulaşamadı. Düşünsenize 5 saat arama noktasında bekleyip de alana gelenler olmuş. Tüm bunlara rağmen Amed Newrozu, barışın, demokrasinin ve özgürlüğün sorunlarını demokratik yol ve yöntemlerle çözmenin haykırışını Amed Newrozu’nda milyonlarla birlikte haykırışını dile getirdi. Bu sesini hem ülkeye hem de dünyaya ulaştırdı. Sizin aracılığınız ile Amed Newrozu’nu kutlayan tüm halkların Newrozu’nu bende bir kez daha kutluyorum. Bu muhteşem tabloyu herkese armağan ettiği için Amed halkına sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.”

Newroz'da polis müdahalesi

‘Toplum faşizan politikaları kabul etmiyor’

Newroz’a katılan kitlenin verdiği mesaja ilişkin Ceylan şu değerlendirmelerde bulundu: “Diyarbakır Newroz ile bütünleşmiş, önceki yıllarda da çok büyük kitleler Newroz’a eşilik ediyordu. Ancak Mevcut iktidar 6-7 yıldır kendince Kürt halkına, Türk toplumuna ve tüm topluma nefes aldırmama yönelimi içinde. Herkese karşı çok sert politikalarla yöneldi bu süre zarfında. Tutuklama, gözaltı, baskı furyası gibi sayabileceğimiz ne kadar baskı yöntemi varsa toplum üzerinde denenmeye çalışıldı. Türkiye toplumu ve Kürdistan toplumu şunu haykırıyor; ‘biz savaş, baskı ve faşizan politikaları kabul etmiyoruz’ bu politikalar toplumu her anlamıyla uçurumun kenarına götürdü.”

Diyarbakır Newroz’u baskılara karşı bir tepkidir

Alandaki izlenimlerini aktarmaya devam eden Ceylan, şunları söyledi: “Doğrusunu sorarsanız toplum bunu reddeden bir duruş sergiledi. Toplum şunu söyledi aslında; ‘sen bana baskı yaparak, beni taleplerimden, halayımdan ve Newroz alanından uzak tutamazsın.’ Barışa, tecride, siyasi tutsaklara, siyasi baskılara ve savaşa karşı da ciddi bir tepki vardı alanda. Ve haykırışları biz duyduk. Kürt sorununun barışçıl çözümü için, hem Türkiye’nin demokratikleşmesi için bazı engellemelerin ortadan kaldırılması gerekir. Bunlarla birlikte alandaki kitle Barış sesinin ulaşması için alandan ilgili yerlere ulaşması için sesini yükseltti. Bu yüzden bu mesajlar bizim için sıradan mesajlar değildi. Çünkü sorunların çözümü sadece Kürtlerle alakalı değil. Ne yapıp edip bu coğrafyada akan kanın durması için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Bu coğrafyada kaotik alana doğru giden bu duruma dur dememiz gerekiyor. Bu sadece dediğim gibi sadece Kürtler için istenen bir durum değil. Barış elzem bir gerçekliktir ve bu gerçeklik Türkiye’nin demokratikleşmesi için gerekli olan bir zorunluluktur.”

Newroz’da çıkan sesin duyulması gerekiyor’

Diyarbakır’daki kitlesel Newroz etkinliğinin siyasete etkisine ilişkin Ceylan şunları söyledi: “Hiçbir siyaset toplumsal sorunları ve talepleri duymamazlıktan gelemez. Milyonların haykırışını duymamazlıktan gelenler Türkiye’de siyaset yapamaz. Yapsa da AKP ve MHP’nin şimdi düştüğü duruma düşer. Yani yüzde 50’lik oy oranıyla iktidara gelenler, şuan ki tablonun sonuçlarında dolayı yüzde 20 ile 30’lara inen bir profilde olmasının nedeni; toplumun, Kürtlerin, Türklerin ve Türkiye ile Kürdistan’daki tüm dinamiklerin bu gidişata evet demediğinin göstergesidir. Haliyle milyonların sesini duymayan ve onlara kulak vermeyen bir siyaset, gücünü ve meşruiyetini de yitirmiş oluyor. O yüzden Amed ve diğer alanlardaki Newroz’da çıkan sesin duyulması gerekiyor. Bu haykırış tüm dinamiklerin lehine olan bir haykırıştır. Bu haykırış aynı zamanda çözümün de adıdır.”

Yüzlerce gözaltı

Ceylan Newroz’da yaşanan gözaltılarla ilgili de şu bilgileri paylaştı: “Dün gözaltından olan yurttaşların emniyetin önünde bekleyen ailelerini ziyaret ettik. Gece 12’ye kadar oradaydık ve 30’a yakın kişinin bırakıldığını teyit ettik. Akşam elimizde olan verilere göre gözaltına alınan 350’ye yakın, söylentilere göre ise bu rakam 500’lerde idi. Bu sabah ise basın ve ajansların geçtiği haberle göre telaffuz edilen gözaltı rakamı 650. Bizim avukatlarımız aracılığı ile yaptığımız çalışmalarımız devam ediyor. 13-14-15 yaşlarındaki çocukları 60-70 yaşlarındaki anneleri gözaltına almak hangi vicdana sığar. Şölene gidenlere müdahale etmek onları gözaltına almak bizim kabul etmediğimiz bir yöntemdir.”

SUR AJANS / ÖZEL