Hem okul hem dershanede öğretmendim. Bekârdım ve durumum çok iyiydi. Akşam da arkadaşlarımı ağırladığım soframdaydı ve arkadaşlarla hep beraber kafayı çekiyorduk. O gece yarısı, biz meyhaneden çıkarken aceleyle çekip gitmişti! Ertesi gün sabahleyin kız arkadaşım beni aradı ve bana:  Dün gece yarısı biri evimize telefon açtı ve abime:  Ben Aydın Alp’im. Bak bu gün kız kardeşinle beraberdim. Yarın da onunla olacağım, dediğini aktardı. Abisinin yanında olduğu için telefonu abisinin elinden aldığını ve aşağılık herife: Ulan pislik yaratık, seni tanıdım ben, bu köpekliğin hesabı sorulacak senden, dediğini aktardı. Ve bana Aydın, hani senin yoksuldur, lütfen ona yardım edin dediğin o arkadaşın var ya kesinlikle onun hırıltılı sesiydi! Zaten gündüz kuruma kitap satışına gelmişti. Ben de ondan kitap aldım, arkadaşlarıma da aldırttım. Senetlerde ev telefon numaramız vardır da öyle biliyor.

Dünya başıma yıkılmıştı! Genç yaşta evli ve işsizdi. Koruduğum, kolladığım biriydi. Hem masamda yesin içsin hem de böyle bir akreplik yapsın. Hayatımda böyle yıkılmamıştım. Yıllarca evimizde yedi, içti. Yoksuldu, çaresizdi, bunu biliyordum; ama akrepliğin böylesi de görülmemişti! Kıskançlık krizine girmişmiş! Sonrasında ona ne yaptığımı söylemeyeyim!

SEVGİNİN BEDELİ

Ah, sevginin doğurduğu yanılsama!

Bir akrebi bile

Öyle kollarını açmış bana

Kucaklamaya geliyor koşa koşa

Sandığım, şiirli yüreğim!

Yüzüme her gülen dosttur diyorum

Herkesi kendi gibi bilmenin doğurduğu

Ah, kutsal aldanma!

Ah, kahredici yanılsama!

Büyük saflık

Ne demeli sana?

***

-Ne kadar çatar görünsem de

Dokunamadığım bir kelebektir yüreğim

Hiçbir zaman, hiçbir güzelliğe

Elveda demedi, demez de…-

***

Defalarca yanıldım, ama tanıdım artık onları

Sabahları yataklarında akrep olarak uyananları

Beqo Ewan’ları, yani çağdaş Brütüs’leri

Antonius Salier’leri

Enseleri kalınsa Drakula’ları olurum

Tuzu kuru olanlar sokulamaz yanıma!

***

Mağdur ve yoksulsalar ama

Yani basbayağı bir çöl akrebi

Varsın sançsınlar, öncesinde kıyamam!

Olur ya belki yanılıyorumdur!

Belki de değişebilirler

Akrebi sırtında karşıya geçiren kurbağa misali

Bile bile lades yani!

***

Ben efsunluyumdur zehre karşı

Barbar bir geçmişim var hem

Gündüzleri horoz gibi öterdim

Geceleri kurt gibi ulurdum sokaklarda

Çocukluğumdan beridir

Yani her zaman iyi değilimdir

Başka ne desem?

Defalarca yanıldım, tanıdım artık onları

Sabahları yataklarında akrep olarak uyananları

Tuzu kuru olanlar, sokulamaz yanıma!

Çaresiz ve garibansalar ama

Yani basbayağı bir çöl akrebi

Varsın sançsınlar, öncesinde kıyamam!

Ki hep böyle olur çünkü

Bir Mem û Zin’in aşkı kadar

Büyüktür insanlara sevgim!

Hey, onları kuytu bir yerlerde sonraları!

Hey, hak ettikleri gibi silkelerim onları!

AYDIN ALP /  ÜLKESİNİ YÜREĞİNDE TAŞIYANLAR (Toplu Şiir-2) J&J 2023

NOT: Yazının hükmü kalmadı gibi. Yazmak içimden gelmiyor. Yüreğimize su serpecek, küçücük bir sevinçli haber bile yok. Ne çocuklarımız güvende ne hayvanlar ne bir bitki! Yeni kuşaklar için hayat, çok daha zor artık. Allah, çocuklarımızın yardımcısı olsun!